Basit usule tabi
mükellefleri açıklamadan önce bu usulün ne olduğunu açıklamak gerekir. Daha
önce gelir vergisine tabi kazancın tespitinde gerçek usul ve götürü usul
şeklinde uygulanan sistem 1999 yılına gelindiğinde değişikliğe gidilmiş ve
götürü usul kaldırılarak bunun yerine basit usul getirilmiştir. Aslında gerçek
– götürü – basit usul adı verilen yöntemlerin tamamı vergiye tabi kazancın veya
matrahın tespit şekliyle ilgilidir.
Götürü usulde,
vergiye tabi kazanç, vergi mükellefinin kazancını/hasılatını dikkate almaz. Bu
usule tabi mükellef grubu aynı miktarda vergi öder. Belli matrahlardan
üzerinden vergi ödenmesi şeklinde uygulanmaktadır. Artık ülkemiz vergi
sisteminde uygulama alanı kalmamıştır. Bunun yerine basit usule tabi
mükellefiyet sistemi getirilmiştir.
Götürü usulün
karşısında ise gerçek usulde vergi mükellefiyet şekli söz konusudur. Artık
ülkemizde çok geniş bir şekilde bu sistem uygulanmaktadır. Bu sisteminde
esasında, vergiye tabi mükellefin kazancının ya da vergi matrahının tespit
edilmesinde; Vergiye tabi işlemlerin gerçek tutarlarıyla dikkate alınması ve
işlemlerin belgelendirilerek kayıt altına alınması esastır. Bu bağlamda vergiye tabi kazanç veya vergi
matrahı ilgili mükellefin iş ve işlemlerine ilişkin olarak aldığı/düzenlediği
belgelerin yasal defter kayıtlarına işlenmesi ile gerçek tutarlar üzerinden
vergi matrahları tespit edilecektir. Kısaca bu sisteme gerçek usul
denilmektedir.
Basit
usul de aslında bir ticari kazanç tespit usulüdür. Bu kapsama dahil olan
mükelleflere bir takım kolaylıklar sağlanmaktadır. Bu kolaylığın nedeni basit usul
mükelleflerin faaliyetinin küçük ölçekli olması ve gelirlerinin göreceli olarak
daha az olmasından kaynaklanmaktadır. Ancak, bu
usule tabi olan mükellefler, faaliyetlerine ilişkin mal alış ve
giderleri ile hasılatlarını gösteren belgeleri ayrı ayrı dosyalarda saklamak
zorundadırlar.
Basit usule tabi
mükellefler sadece mal ve hizmet alışları ile giderlerine ilişkin belgeleri
(fatura – perakende satış fişi – ödeme kaydedici cihaz fişi ve bunun gibi diğer
belgeler) almak ve mal ve hizmet satışlarına ilişkin olarak belge (fatura -
perakende satış fişi – ödeme kaydedici cihaz fişi gibi) düzenlemek zorundadırlar. Yasal defter
tasdik ettirmelerine gerek yoktur. Gelir vergisi uygulamasında satış belgeleri
üzerinden hesaplanan satış hasılatı ile alış ve gider belgelerinden hareketle
hesaplanan tutar arasındaki fark gelir vergisine tabi kazanç olarak dikkate
alınmaktadır. İşte vergiye tabi kazancın bu şekilde hesaplanmasına basit usul
adı verilmiştir.
Ancak 01.01.2021
tarihinden itibaren uygulanmak üzere basit usule tabi mükelleflerin kazançları
gelir vergisinden istisna edilmiştir. Basit usule tabi mükellefler tarafından
yapılan satışlar katma değer vergisinden de istisna edilmiştir. Buna göre,
katma değer vergisine tabi olmayan basit usule tabi mükellefler, artık gelir
vergisi de ödememektedirler. Peki bu kadar avantajlı olan bu sistemden kimler
faydalanabilmektedir?
Basit usule tabi
olmanın biri genel ve diğeri özel olmak üzere iki sınıf şartı bulunmaktadır.
Bir kişinin bu usulde vergiye tabi olması için hem genel şartları ve hem de
özel şartları bir arada taşıması şarttır.
Basit Usule Tabi Olmanın Genel Şartları:
1. Kendi işinde bilfiil çalışmak veya bulunmak,
2. İşyeri mülkiyetinin iş sahibine ait olması halinde emsal kira bedeli,
kiralanmış olması halinde yıllık kira bedeli toplamı büyükşehir belediye
sınırları içinde (2022 yılı için) 16.000 TL diğer yerlerde 10.000 TL’yi
aşmamak,
3. Ticari, zirai veya mesleki faaliyetler dolayısıyla gerçek usulde Gelir
Vergisi'ne tabi olmamak.
İşinde yardımcı işçi ve çırak kullanmak,
seyahat, hastalık, ihtiyarlık, askerlik, tutukluluk ve hükümlülük gibi zaruri
ayrılmalar dolaysıyla geçici olarak bilfiil işinin başında bulunmamak, kendi
işinde bilfiil çalışmamak şartını ihlal etmez. Ölüm halinde iş sahibinin dul
eşi veya küçük çocukları namına işe devam olunduğu takdirde, bunların bilfiil işin
başında bulunup bulunmamalarına bakılmaz. Basit usule tabi olmanın şartlarından
herhangi birini takvim yılı içinde kaybedenler, ertesi takvim yılı başından
itibaren gerçek usulde vergilendirilirler. Basit usulün şartlarını
sağlayanlardan, bu usulden yararlanmak istemediklerini yazı ile bildirenler
dilekçelerinde belirttikleri tarihten veya izleyen takvim yılı başından, yeni
işe başlayanlar ise işe başlama tarihinden itibaren gerçek usulde
vergilendirilirler.
Basit Usule Tabi
Olmanın Özel Şartları:
1. Satın aldıkları malları olduğu gibi veya işledikten sonra satanların yıllık alımları tutarının (2022 yılı için) 200.000 TL veya yıllık satışları tutarının (2022 yılı için) 320.000 TL) aşmaması,
2. Diğer işlerle (hizmet) uğraşanların bir yıl içinde elde ettikleri gayri safi iş hasılatının (2022 yılı için) 100.000 TL) aşmaması,
3.
Bu işlerin birlikte yapılması halinde yıllık satış tutarı ile iş hasılatı
toplamının (2022 yılı için) 200.000 TL) aşmaması,
Burada bahsedilen
gayri safi iş hasılatı, mal veya hizmet satışları karşılığında elde edilen
hasılat veya ciro (giderler indirilmeden önceki hasılat) olarak anlaşılmalıdır.
Şartlarda geçen tutarlar her yıl yeniden değerleme oranında artırılarak yeniden
belirlenmektedir. Bir kişinin bu usulde vergiye tabi olması için hem genel
şartları ve hem de özel şartları topluca ve aynı anda taşıması şarttır. Bununla
birlikte aşağıda sayılanların şartları taşısalar bile basit usule tabi olmaları
mümkün değildir.
Basit Usulden Faydalanamayacak Olanlar:
1. Kollektif şirket ortakları ile, komandit
şirketlerin komandite ortakları;
2. İkrazat işleriyle uğraşanlar (ödünç para alıp
verenler);
3. Sarraflar ile kıymetli maden ve mücevherat alım
satımı ile uğraşanlar;
4. İnşaat taahhüt işi yapanlar;
5. Sigorta prodüktörleri;
6. Her türlü ilan ve reklam işleriyle uğraşanlar veya
bu işlere tavassut edenler;
7. Gayrimenkul ve gemi alım satımı ile uğraşanlar;
8. Tavassut işi yapanlar (dayıbaşılar hariç);
9. Maden işletmeleri, taş ve kireç ocakları, kum ve
çakıl istihsal yerleri, tuğla ve kiremit harmanları işletenler;
10.
Şehirlerarası yük ve yolcu taşımacılığı yapanlar ile treyler, çekici ve
benzerlerinin sahip veya işleticileri;
11. Her türlü emtia imalatı ile uğraşanlar, her türlü emtia
alım-satımı ile uğraşanlar,
12. İnşaat ile ilgili her türlü işlerle uğraşanlar,
13. Motorlu taşıtların her türlü bakım ve onarım işleriyle
uğraşanlar,
14. Lokanta ve benzeri hizmet işletmelerini işletenler,
eğlence ve istirahat yerlerini işletenler,
15. Zirai mahsul satın alarak bu mahsulleri kısmen veya
tamamen tüketici dışında kalanlara satan ticaret erbabı,
16. Canlı hayvan alım-satımı faaliyetince bulunanlar,
17. Her türlü televizyon, video, radyo, teyp, müzik seti,
disk-çalar, kamera, bilgisayar, soğutucu, çamaşır ve bulaşık makinesi,
elektrikli süpürge, elektronik müzik aletleri, elektrikli dikiş makinesi ile
elektrikle çalışan benzeri eşyaların alım-satımı ve üretimi ile uğraşan
Yukarıda görüldüğü
gibi, artık çoğu mükellefin basit usule tabi olması mümkün değildir. Sadece
kuaför, terzi, ayakkabı tamircisi gibi alım-satım yapmayan, emek yoğun çalışan
ve küçük boyutlu iş yapan esnaf işletmelerinin basit usule tabi olmaları
mümkündür. Şartları taşısalar bile emtia cinsi ne olursa olsun emtia alım-satımı ile uğraşanların basit usule tabi
olmaları imkanı bulunmamaktadır. Yani küçük market-bakkal dükkanları bile bu
usulden faydalanamaz. Sonuç olarak basit usul vergi sistemi, mükellefler için
çok avantajlı bir sistem olsa da artık çok sınırlı sayıda mükellefin bu
sistemden faydalanması mümkün hale getirilmiş ve şartları ağırlaştırılmıştır.
Sorularınız ve iletişim için: [email protected]