Derin ven trombozu dediğimiz bacak
toplardamarlarının tıkanması ve buna bağlı akciğere pıhtı atma durumu (pulmoner
emboli), inme (felç), beyin kanaması, aort damarı yırtılmaları (anevrizma,
diseksiyon) da kış aylarında hastaneleri sıkça meşgul eder. Tıbbi çalışmalar bu
hastalıkların kış aylarında daha sık görüldüğünü ortaya koyduktan sonra bunun
nedenlerini ve önlenebilir olup olmadığını araştırmaya yönelmiştir.
NEDEN KIŞ
AYLARI?
Vücut dışı sıcaklığın düşmesi
metabolizmamızda kompleks değişikliklere neden olur. Hormonel olarak sempatik sinir sistemimiz
aktive olur ve bu durum bizi dış streslere hazırlar. Adrenalin, vasopresin ve
katekolamin hormonları artar. Bu hormonların etkisiyle damar kasılması
(vasospazm) olur. Daha öncesinde damar darlığı olan kişiler anjinal ağrılar
hissedebilir veya kalp krizi geçirebilir.
Çalışmalar göstermiştir ki; vücutta
yüzeyel soğuma kanda pıhtılaşmaya eğilimi artırmaktadır. Soğuk
algısıyla pıhtılaşmayı sağlayan moleküller artar, pıhtı oluşumunu sağlayan
trombosit hücreleri aktive olur, pıhtı eritici mekanizmalar (fibrinoliz)
baskılanır; böylece damar tıkanıklığına yol açan oluşumlar daha baskın olur.
Soğuk havada vücuda oksijen taşıyan kırmızı kan hücreleri artar, bu durum da
kanın akışkanlığını azaltır. Dar bir damardan geçen yoğunluğu artmış kan
pıhtılaşma eğilimindedir.
D vitamini damar sağlığımız için çok önemlidir. D vitamini
güneş ışığından aldığımız ultraviyole ışınlarla aktive olduğu için kış
aylarında etkinliği azalır. D vitamini kalp kasları üzerine direkt etkilidir.
Vücutta eflamasyonu azaltır, tansiyon makanizmasının böbrekler tarafından
ayarlanan hormonel fonksiyonlarında (Renin-anjiotensin-aldesteron) direkt
etkilidir, paratiroid hormonla ilişkilidir. Bütün bu etkilerinden dolayı
tansiyonu yükseltir ve kalp krizine zemin hazırlar.
Endotel hücreleri damarlarımızın içini döşerler.
Damarların kasılıp gevşemesini ve pıhtının damar cidarında birikmemesini
sağlayan hücreler bunlardır. Soğuk algısında endotel hücreleri kasılmaya yol
açar ve pıhtılaşmayı engelleyici molekülleri sentezlemeyi azaltır.
SADECE
COVID DEĞİL, VİRAL ENFEKSİYONLAR DA KALBİN DÜŞMANI
Kış aylarında enfeksiyonlar artar. Kapalı ortamlar ve hasta
kişilerle solunum yoluyla bulaşan enfeksiyonlar Covid döneminde hepimizi
bilinçlendirdi. Yalnızca Covid değil, influenza gibi viral enfeksiyonlar da
kalbimizin düşmanı. Bunun yanında belli başlı bakteriyel enfeksiyonların da
(Clamidya Pnömoniya, Helikobakter pilori) kalp damar tıkanıklığıyla ilişkili
olduğu gösterilmiştir. Kalp krizi geçiren kişilerde yapılan kan testlerinde bu
mikroplara karşı antikorlar normal kişilerden daha fazla bulunmuştur.
Çalışmalar göstermiştir ki hava
kirliliği kalp
hastalığı riskini yüzde 69 oranında artırıyor. Havadaki kalbimize zararlı
gazlar özellikle kalp damarlarında tıkanıklığı olan kişilerde kalp krizini
tetikler.
Kış ayları beslenme
alışkanlıklarımızın da
sağlıksız yönde değiştiği aylardır. Daha fazla şekerli ve yağlı yiyecekler
yeriz. Yazın yenecek bir zeytinyağlı, bir salatanın yerini, Osmanlı yemekleri
alır. Kışın damar sistemimiz üzerindeki tüm olumsuz etkilerine bizler de
katkıda bulunmuş oluruz. Üstelik sigara, alkol gibi kötü alışkanlıkların da iş
hayatımızın daha yoğun olduğu kış aylarında artması da cabası.
ANİ ISI
DEĞİŞİMLERİNE DİKKAT!
Kimler kışın daha fazla risk altında?
Kalp damar hastalıkları genetik rahatsızlıklardır. Ailesinde kalp
krizi geçiren, inme olan, by-pass veya stent olan kişiler daha dikkatli
olmalıdır.
Otuzlu, kırklı yaşlarda kalp krizleri
mevsimsel olmasa da ileri yaşlardakiler kış aylarında daha yoğundur. Özellikle
menapoz döneminde, hormonel dalgalanmalar yaşayan kadınlarda da bu riskler
kışın daha fazladır.
Kalp ritm
bozuklukları da
kışın daha sık belirti verir. Çoğunlukla mitral kapak hastalığına bağlı olan
atriyal fibrilasyon ve ya ekstrasistol diye adlandırdığımız ciddi ritm
bozukluklarının kışın daha sık görüldüğü rapor edilmiştir.
Bilinen aort damar genişliği olan
hastalar (aort anevrizması), tansiyonlarına ve ani ısı değişimlerine karşı
dikkatli olmalıdır.
Ani ısı değişimleri kalp damarlarında
daralma yarattığından kış aylarında giyinmemiz de çok önemli. İç mekanlarda çok
terlemeden, dış mekanlarda çok üşümeden kendimizi koruyacağımız çok katlı
giyinme stratejisi bizi koruyabilir. Ayrıca başımızı, elimizi ani ısı
değişiminden koruyacak aksesuarlar kalbimizi de korur.
EVDE
HAREKET EDİN, DOĞRU BESLENİN!
Kışın ne yapalım?
Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr.
Barış Çaynak, kışın dikkat etmeniz gerekenleri sıraladı:
- Risk grubundaysanız, ailenizde kalp rahatsızlıklar varsa veya tansiyon, şeker, sigara alışkanlığınız varsa doktor konrtrollerinizi aksatmayın
- Fiziksel aktivitelerinizi aksatmayın. Evde yapacağınız fizik aktivitelerini hafife almayın
- Doğru giyinin, soğuk havayla direkt temas kurmayın.
- Kış enfeksiyonlarından kaçının. Maske, mesafe ve sık el yıkamayı aksatmayın.
- Doğru beslenin. Ağır yemeklerden kaçının, vitamin desteklerini unutmayın
- Kışın kötü alışkanlıklardan uzak durun. Sigara, alkol tüketimi kışın daha fazladır, dikkat.
- Pozitif düşünün, hayatta olumlu yönlerinden bakın. Bu sizin hayatınız, sağlıklı ve mutlu olmak sizin elinizde.