İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi
Genel Müdürlüğü tarafından 14-21 Haziran tarihleri arasında online
gerçekleştirilecek “Uluslararası Göç Filmleri Festivali”’nin tanıtım toplantısı
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun katılımıyla yine online olarak düzenlendi.
Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla
düzenlenen ‘dünyanın ilk sınırsız erişimli film festivali’yle
ilgili konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ‘’Bugün göç
var. Göç aslında hep var. Dilde var, zihinde var, kültürde var, sözde, sevgide
var. Son yıllarda ne yazık ki göçün hep dramlarını, trajedilerini, sıkıntı ve
göz yaşlarını konuşuyoruz. Şu kadar göçmen doğdu, şu kadar göçmen yakalandı. Şu
kadar göçmen evlerine gönderildi. Oysa sahici bir hayat var. Aslında kendimizi
korkutuyoruz. Binlerce yıldır göç eden insanlığa kapılarını kapatmayı, kimseyi
görmemeyi, kimseyi duymamayı öğütlüyoruz, galiba hata yapıyoruz’’ dedi.
‘Hayatımıza
katkısını sanatla anlatacağız’
‘’Artık göçün
güzelliklerini, hayatlarımıza katkılarını konuşmanın, göçün ruhunu hatırlamanın
zamanı geldi’’ diyen İçişleri Bakanı Soylu sözlerini şöyle sürdürdü: ‘’Göçün
duygusunu, sanatını, insanları nasıl da kaynaştırdığını, medeniyetleri nasıl
zenginleştirdiğini anlatmanın tam da zamanı. Ve kendi gerçeğimizden
korkmamanın, insanlığa inanmanın zamanı geldi. Madem göç binlerce yıldır var ve
madem hayatlarımıza katkısı var, o zaman göçün dramlarını ve acılarını bir
kenara koyup göçün güzelliklerini, kültüre sanata katkısını yine sanatla
söyleyelim, sanatla anlatalım. Uluslararası Göç Filmleri Festivali'ni
düzenledik. Ve düşündük ki madem Gılgamış'ın geldiği Karkamış Türkiye'de,
mademki Nuh'un gemisi bizim dağımızdadır. Mademki Roma'nın yedi göçeri bu
diyardadır. Mademki göçün hikayesi Asya'dan, Afrika'dan ve Ortadoğu'dan gelerek
Türkiye'de buluştu, o zaman ilk adımı buradan atalım dedik. Bu festival, dünyanın
zenginliklerini göç ile keşfetmesini sağlayacak.’’
’21.
yüzyıl medeniyeti iyi bir sınav vermedi’
Göç meselesinin sadece
Ortadoğu ve Asya kaynaklı olmadığının altını çizen Bakan Soylu ‘Ege’de
yakaladığımız kaçak göçmen taşıyan botlarda Afrika’dan adını bilmediğimiz
ülkelerin vatandaşlarına rastlıyoruz. Güney Amerika’da farklı bir göç dramı
yaşanıyor.Tarih boyunca var olan göç 21. yüzyılı bir karakter olarak
etiketlemiş durumda. Göç sadece pasaport ve oturma izinleri üzerinden
yürütülecek bir olgu değil. Sadece kaçak göçmen yakalayarak, birkaç mekanik
düzenlemeyle çözülecek bir konu da değil. 21. Yüzyıl medeniyeti işte tam da bu
noktada iyi bir sınav vermedi. Her şeyden önce burada insanların yaşamları söz
konusu’’ diye konuştu.
’Naim
filmini gözyaşlarıyla izledim’
Bakan Soylu, mühendisinden
sanatçısına Türkiye’ye katma değer sağlayacak nitelikli göçmenlere vatandaşlık
verildiğinin de altını çizdi. İçişleri Bakanı Soylu en son Bulgaristan göçmeni
Naim Süleymanoğlu’nun hayatını ve göç hikayesini anlatan filmi eşiyle birlikte
gözyaşlarıyla izlediğini belirtti.
Onursal
Başkan F. Murray Abraham
Festivalin Onursal Başkanı,
Hollywood’un saygın oyuncularından Oscar ve Altın Küre ödüllü F. Murray Abraham
ise toplantı için gönderdiği videolu mesajda böyle bir festivalde yer almaktan
duyduğu mutluluğu dile getirdi: ‘’Osmanlı Suriye’sinden ABD’ye göç eden bir
adamın oğlu olarak göçle ilgili konuları hem anlıyorum hem de kendimi
özdeşleştiriyorum. Türkiye, dünyada en yüksek sayıda göçmene ev sahipliği yapan
bir ülke. Ülkede Suriye’den gelen 3.6 milyon göçmenin yanı sıra başka
ülkelerden gelen pek çok sığınmacı da bulunuyor. Şimdi dünyanın tümünde olduğu
gibi göçmenlerin karşısında yeni zorluklar var. Covid-19’un yayılmasını
durdurmak gibi. Bu festival göç deneyimine değinen filmleri ön plana çıkarıyor.
Aynı zamanda yapımcılığı göçmenler tarafından üstlenilmiş, yazılmış ve oynanmış
filmlere de yer veriyor. Festival süresince bu filmlerden bazılarını
tanıyacağız ve deneyimli isimlerin ustalık sınıflarına ve söyleşilerine katılma
fırsatı bulacağız. Çok teşekkürler. Bu benim için çok çok önemli.’’
Tuba
Büyüküstün:
‘Festivalle
göç daha iyi anlaşılacak’
6
senedir Unicef iyi niyet elçisi olan Tuba Büyüküstün de gönderdiği videolu
mesajda verilecek Unicef Kısa Film Ödülü’nün böyle bir dönemde çok anlamlı
olduğunu söyledi. Büyüküstün ‘’Dünyada göçten en çok çocuklar etkileniyor.
Doğdukları topraklardan koparılıp zorlu bir yolculuk sonrasında kendilerini;
kültürünü, dilini hiç bilmedikleri bir ülkede buluyorlar ve oraya adapte olmak zorunda
bırakılıyorlar. Bu da onların gelişimlerinde olumsuz etkiler yaratıyor. Bu
festivalle bu konunun daha anlaşılır, daha tartışılır, daha çözüm aranır hale
gelmesinde rol oynayacağını düşünüyorum’’ dedi.
Festivalin online tanıtım
toplantısının sunuculuğunu ise Tolgahan Sayışman yaptı.
Festival
hakkında…
Uluslararası Göç Filmleri
Festivali, dünyanın en büyük göç temalı film festivali olarak ilk defa
düzenleniyor.
Tüm dünyada etkinlikler
durmuşken Türkiye dünyanın en geniş kapsamlı dijital film festivali ve
etkinliklerini gerçekleştiriyor. Festival merkezi olarak www.migrationff.com web
sitesi tüm etkinliklere ulaşılabilen ana mecra olarak konumlandı. Online sinema
biletinden sergi davetiyelerine kadar pek çok içeriğe festival web sitesinden
ulaşılabilecek.
50’den fazla filmin
gösterileceği festival; yerli ve yabancı yüzlerce sinemacı, basın mensubu,
sivil toplum kuruluşlarından katılımcılar ile akademisyenleri ağırlayacak.
Festivalde film gösterimleri normal bir festivaldeki gibi, takvimi önceden
açıklanacak şekilde gerçekleşecek. Sinema sektörünün önde gelen uluslararası ve
ulusal ustalarının yer alacağı jüri, en iyi film ve senaryoları belirlemek için
toplanacak.
Masterclass,
Atölyeler, Paneller…
‘Uluslararası Göç Filmleri
Festivali’nde dünyanın dört bir tarafından ünlü isimler ile tecrübe
paylaşımları gerçekleştirilecek. Sınırlı sayıda kişinin katılabileceği;
yönetmen ve oyuncunun deneyimlerini aktaracağı özel Masterclass etkinlikleri
festivalin en keyifli anlarından olacak. Festival boyunca yine alanında uzman
isimlerle atölyeler, sinema profesyonelleri ve sektörel konuklarla paneller
düzenlenecek.
Sergileri
Herkes İzleyebilecek
Festival kapsamında
herkesin ziyaret edebileceği özel içerikli yeni nesil sergiler hazırlandı. Bir
kısmı göç, bir kısmı da dünyanın tarihi yerleri olacak özel sergileri VR
gözlüklerle gezebilme imkânı da olacak. Festival konserleri ise sahne konseri
gerçekliğinde, Youtube üzerinden canlı olarak yayınlanacak. Göç konusunda
duyarlılık gösteren ve bu konuyla ilgili müzikler yapan sanatçıların eserlerine
ağırlık verilecek.
26
Bin Avro Ödül Dağıtılacak
Dünyada ve Türkiye’de son
beş yılda önemli festivallerde ödüle layık görülmüş filmler; Uluslararası Uzun
Metraj ve Uluslararası Kısa Metraj olmak üzere iki kategoride yarışacak.
Yarışma sonucunda; ‘En İyi Uzun Metraj Film’ 15 bin Avro, En İyi Kısa Metraj Film’
ile ‘İlham Verici Senaryo’ 5 bin Avro para ödülünün sahibi olacak. Ayrıca, Aynı
Gemi- SameBoat adıyla düzenlenecek bir başka kısa metraj film yarışmasında da
yine birinciye bin Avro ödül verilecek.