Üsküdar
Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Yrd.
Doç. Dr. Emel Sarı Gökten, sünnetin çocuk için uygun zamanda ve onu
örselemeyecek şekilde yapıldığı sürece çocukta olumsuz bir etkilenmeye yol
açmayacağını söyledi.
Korkutan bilgi ve davranışlardan sakınılmalı
Yrd. Doç. Dr. Emel Sarı Gökten, sünnet öncesinde çocuğu
korkutacak bilgi ve davranışların çocukta travmalara yol açabileceğini
belirterek “Çocuğun yaşı ve gelişimsel özellikleri dikkate alınmadan, öncesinde
onu korkutacak bilgi ve davranışlar eşliğinde ve travmatik denecek bir müdahale
ile yapıldığı durumlarda çocukta travma sonrası stres bozukluğu gelişimine,
hatta ileri yaşlarda birtakım ruhsal problemlere neden olabilir” uyarısında
bulundu.
2-6 yaş arası uygun dönem değil
Tıbbi bir gereklilik oluştuğunda sünnetin her yaşta
yapılabileceğini belirten Yrd. Doç. Dr. Emel Sarı Gökten, şunları söyledi:
“Örneğin fimozis, ciddi enfeksiyon, idrar yolları
enfeksiyonlarının sıkça tekrarlaması gibi, sünnet doktorun önerisiyle her yaşta
yapılabilir. Ancak sağlıklı giden durumlarda sünnet için 2-6 yaş aralığındaki
dönemin ruhsal açıdan uygun bir dönem olmadığı söylenebilir. 2-6 yaş
aralığındaki çocuk gelişimsel açıdan bedeninin farkına varır, kendi bedeni ve
diğerleri arasındaki farkı algılar ve cinsiyet özelliklerinin farkına varır.
Travmatik girişimler sorunlara yol açabilir
Bu dönemde travmatik bir girişimle çocuğun sünnet edilmesi
sonrasında travma sonrası stres belirtisi oluşabilir. Örneğin gece korkuyla
uyanma, gündüz tetikte olma, endişeli hissetme, içine kapanma gibi belirtiler
ortaya çıkabilir. İlerleyen yaşlarda da bedenle ilgili aşırı kaygılı olma gibi
kişilik özelliklerine sebebiyet verebilir.”
Uyandığında annesini başucunda bulmalı
Sünnet için en doğru dönemin 2 yaş altı ve 6 yaş üzeri olduğunu
belirten Gökten, “2 yaş altında ve 6 yaş üzerinde çocuğun ruhsal gelişimi için
daha doğru zamanlardır. 2 yaş öncesindeki dönemde mutlaka bir doktor
tarafından, uygun hastane koşullarında ve çocuk anne desteği kesintiye
uğratılmaksızın sünnet edilmelidir. Sünnet sonrası gözlerini açtığında anneyi
başucunda bulmalıdır. 6 yaş sonrasında ise çocuğa sünnetle ilgili, onu
korkutmadan bilgi verilmeli, sünnet sonrasında duygusal destek sürdürülmelidir”
diye konuştu.
Bu önerilere kulak verin
Sünnet olacak çocuğun bu konuda önceden doğru bir dille
bilgilendirilmesi gerektiğini vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Emel Sarı Gökten, şu
tavsiyelerde bulundu:
“Girişim öncesinde ve sonrasında anne ve babasının ya da
sevdiklerinin yanında olacağı, acı hissetmeyeceği ve kısa bir süre sonra tekrar
eski hayatına döneceği açıklanmalıdır.
Çocuğun sünnet öncesinde biraz endişelenmesi, ağlaması
normaldir. Bu durumda sakince teskin edilmeli, endişeli olmasının son derece
normal olduğu, istiyorsa ağlayabileceği söylenmelidir.
Çocuğun duyguları empatik bir dille ona yansıtılmalıdır. (Korku
duyman çok normal, seni anlıyorum denmeli, vücut teması ile sarılarak, öperek
çocuğa duygusal destek sağlanmalıdır.)
Çocuğun hazır olduğu hissedilmeden, onayı alınmadan, yaka paça
tutularak sünnet ettirilmesi ruh sağlığı açısından doğru bir yöntem değildir.”