Dünya
Gazetesi Genel Koordinatörü Vahap Munyar’ın yönetiminde düzenlenen programa,
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Büyükdede, Ticaret Bakan Yardımcısı
Rıza Tuna Turagay, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili Kutlu
Karavelioğlu, GAİB Koordinatör Başkanı Fikret Kileci, MST Makina Grup Başkanı Sami Konukoğlu ve MAİB Ekonomi
Danışmanı Can Fuat Gürlesel konuşmacı olarak katıldı.
Gaziantep’in makine sektöründe çok güçlü alt
yapısının yanı sıra, nitelikli insanı bulunan ve birçok sektöre yönelik makine
üretimi yapan güzide şehir olduğuna dikkat çeken Sanayi ve Teknoloji Bakan
Yardımcısı Hasan Büyükdede, “Gaziantep savunma sanayi için de üretime başladı.
Özellikle plastik hammadde ve geri dönüşüm tesisleri yapan makine sektöründe
çok ileri gidilebileceği inancındayım” dedi.
Büyükdede, 2020 yılında ülke genelinde sektörde
faaliyet gösteren yaklaşık 13 bin firma bulunduğuna belirterek, “Makine
üreticilerinin yüzde 2’si Gaziantep’e yerleşik. Gaziantep makineci sayısı
bakımından Türkiye’de 11’inci sıradadır. Birçok ithalatçı firma Türkiye’de
makina yatırımı yapmak gibi bir durumun zaruri hale geldiğini ifade ediyor”
diye konuştu.
Gaziantep’te çok sayıda girişimci ve
yatırımcı bulunduğunu anlatan Büyükdede, şöyle devam etti:
“Bakanlıkta şunu görüyoruz; Gaziantepli
sanayici ve yatırımcılar sadece Gaziantep’te değiller. Gaziantep, Konukoğlu
Ailesi gibi enerji sektöründe yatırım yapanlar dahil çok büyük sanayicilerin,
tekstilcilerin, plastik endüstrisinde büyük yatırımlar yapan insanlarımızın
yetiştiği bir merkezimizdir. Gaziantep, sanayiyi önceleyen başta valimiz olmak
üzere sanayi dostu bir bürokrasisi olan ve belediye- sanayi iş birliği güçlü
bir şehrimizdir. Gaziantep halkına ve sanayicilerimize özel kıymet veriyoruz ve
daha çok sanayi projesi hayata geçirme gayreti içinde olacağız.
Eğitim konusunda hem YÖK hem de Milli Eğitim
Bakanlığı ile çalışma içerisindeyiz. Özellikle organize sanayi bölgelerimiz ve
çevresinde bulunan meslek yüksekokulları, mesleki eğitim merkezleri, meslek
liseleri ve diğer eğitim kurumlarının OSB’ler içerisinde daha etkin hale
getirilmesi için çalışıyoruz. Meslek yüksekokullarının ve meslek liselerinin
son sınıflarını sanayilerimizin içerisinde öğrencilerin geçirmesi ve sanayicilerimizle
iletişim kurmalarını sağlayacak bir sistem üzerinde Milli Eğitim Bakanlığı ile önemli
bir çalışma yürütüyoruz.”
RIZA TUNA TURAGAY
Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay ise dünya ticaretinin daraldığı ortamda
Gaziantep’in ihracatını artırdığına işaret ederek, “Gaziantep’te makina
konusunda biraz daha çalışmamız gerekiyor. Gaziantep’in de makina sektöründe
daha gelişmesini görmek istiyoruz. Bu gelişme ihracat rakamlarına da yansıyacak”
ifadelerini kullandı.
Yakalanan pozitif trendin devam ettirilmesi
gerektiğine vurgu yapan Turagay, şunları kaydetti:
“Enflasyonla mücadelemizi tüm hızıyla
sürdürmemiz lazım. Türkiye’nin potansiyelinin en iyi şekilde artırılması
gerekiyor. Türkiye sadece makina değil, birçok sektörde çok büyük potansiyele
sahip. Önümüzdeki dönem ihracatımızı daha fazla artırma çabasında olacağız.”
KUTLU KARAVELİOĞLU
Türkiye’de 30 bine yakın makina ihracatçısı
olduğunu anımsatan TİM Başkan Vekili Kutlu Karavelioğlu da “Makina dünyanın en
büyük ticaret alanı, 18 trilyon dolarlık dünya ticaretinin yüzde 15’i konjonktüre
göre elektrikli makine teçhizatından oluşmaktadır. Bu rakamda 2 buçuk trilyon
dolardır” ifadelerine yer verdi.
“Makina üretmek veya üretememek tam bir egemenlik
meselesidir” diyen Karavelioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Makina sektörü Türkiye’nin ikinci büyük
ihraç kalemini oluşturmaktadır. 2020 yılında küresel makine üretimi yüzde 6,
ileri ülkelerde 10, Avrupa Birliği’nde 10 puan düşerken Türkiye’de 9 puan
arttı. Türkiye’nin makina ihracatı serbest bölgeler dahil 18,5 milyar dolara
ulaştı. Seneyi 22 milyar dolara yakın bir ihracat rakamıyla kapatacağız.”
FİKRET KİLECİ
GAİB Koordinatör Başkanı Fikret Kileci,
ihracatçıların, özellikle üretici ihracatçıların üzerindeki birtakım yüklerin
kalıcı çözümlerle iyileştirilip rahatlatılması gerektiğine vurgu yaptı.
“Bölgemizde gıdadan tekstile, ambalajdan
ayakkabıya, birçok konuda çok önemli sektör ve geniş bir ürün yelpazesi var.
Birçok konuda önde olan bir bölgeyiz” diyen Kileci, şu paylaşımı yaptı:
“İhracatçıların ve STK’ların bir amacı var; ihraç
ettiğimiz ürünlerin birim fiyatını belli bir noktaya taşımak. Türkiye
ortalamasının bir dolar düzeyinde olduğu bir ortamda, makina ihracatının sadece
Gaziantep’teki birim fiyatı 4 dolarlardadır. Bu bizim için çok önemli.
Tekstilde 8- 10 dolar civarında. Makina ihracatının 4 dolar olması demek bizim
bu konuya ciddi anlamda emek sarf ettiğimiz ve mesai verdiğimizin
göstergesidir.
Şartların iyileştirmesi gerekiyor. Bu da
beşeri sermaye ile olur. Bizim beşeri sermayemiz çok güçlü ve çok dirayetli bir
bölgeyiz. Ama mutlaka eğitimle daha faydalı hale getirmeliyiz. Eğitim ve
sanayinin bir araya gelmesini ve belli aşamada öğrencilerin mutlaka sahaya
inmeleri gerekiyor. Bu konuda çok önemli çalışmalarımız var. Eğitime önem
vermeliyiz.”
SAMİ KONUKOĞLU
MST Makina
Grup Başkanı Sami
Konukoğlu ise dünyada yaşanan ekonomik durgunluğa rağmen Gaziantep’in her zaman
Türkiye’nin üretim, istihdam ve ihracatının üzerinde bir performans
sergilediğinin altını çizdi.
Türkiye’nin altıncı büyük ekonomisi olan ve
ihracatta beşinci sırada bulunan Gaziantep’in, 1,100’ü organize sanayi bölgelerinde
olmak üzere birçok sektörde 5 binin üzerinde işletmede üretim ve istihdama
katkı sunduğunu anlatan Konukoğlu, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Gaziantep makina metal sektöründe 4 alt
sektör, 27 üretim kolu ve 250’nin üzerinde firmayla faaliyet gösteriyor. Gaziantep,
dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girme hedefi olan ülkemizin bu hedefi
başarması için öncü olacak birkaç şehrimizden birisidir. Makina sektörü ise ülkemizin
bu hedefi başarması açısından en önemlidir. Ülkelerin sanayileşmesinin
temelinde makina sektörü çok stratejiktir. Bir ülkenin dengeli, istikrarlı bir
sanayiye ve ekonomiye sahip olabilmesi için güçlü bir makine sanayi varlığının önemli
rolü bulunmaktadır.
Makina sektörünün ülke ekonomisinde
üstlendiği lokomotif rol imalat sanayinin bütün sektörlerine girdi sağlaması,
sektörlerin itici gücü olması bakımından önem taşıyor. Sektörümüzün en önemli
sorunları finansman ve nakit akışıdır. Her türlü hammadde dövize bağlı olduğu
için yatırdığımız KDV’leri çok uzun sürede alıyoruz ve bu konuda fazla bir
finansman maliyetine yükleniyoruz. Makina sektöründe özellikle traktör, tarım
ve iş makinaları gibi makinalarda girdi maliyetleri yüzde 18, fakat satarken
yüzde 8 ile satış yapıyoruz. Bu da imalatçı ve ihracatçıyı zorlayan bir durumdur.”
İTHALATI ÖNLEYECEK TÜM PROJELER
DESTEKLENMELİ
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından
başlatılan “Hamle” programın daha fazla yaygınlaştırılmasının önemine de
değinen Konukoğlu, şöyle konuştu:
“Bu yaygınlaşmayı daha fazla sağlayabilirsek
sektör çok büyük bir sıçrama yapar. Bu tür teşvik programların makina
sektörünün temelini oluşturan metal işleme ve kaynaklı imalatlar gibi alt
sektörlere de yayılması gerekiyor. İthalatı önleyecek tüm projelerin
desteklenmesi gerekir. AR-GE ve teşvik konusunda yüksek teknolojik ürünler
destekleniyor. Özel dişli gibi konularda ürünleri Avrupa’dan ithal ediyoruz.
Avrupa bu ürünleri hala üretiyor. Bunlar basit makina parçaları gibi gözükse de
çok önemli parçalardır. Teşviklerin ve desteklerin artırılması sektörü daha da
canlandıracaktır.”
Pandemiyle birlikte lojistiğin Uzakdoğu
yerine yakın bölgelerden yapılmasının Türkiye açısından büyük avantaj
oluşturduğunu vurgulayan Konukoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
“Sektörümüz hiçbir zaman bu kadar proje ve
siparişle karşılaşmamıştı. Bu bakımdan sadece yüksek teknolojiye yönelmemeliyiz.
Kaynaklı, taşlı imalat, metal işleme ve her türlü konu hala Avrupa’nın
merkezinde destekleniyor. Bunların tamamı Türkiye’ye kayabilir. Önümüzde çok
büyük fırsat var. Bu fırsatı iyi değerlendirmeliyiz.
Sektördeki en büyük sorun yetişmiş insan gücü
eksikliğidir. Gaziantep olarak bu konuda el birliğiyle farklı çalışmalar
yapıyoruz. Sektörü daha ileriye taşımak istiyorsak nitelikli insan
yetiştirmeliyiz. Bunun da iki yolu var. Ya devlet ya da sanayici yetiştirecek.
Fakat her iki durumda da zorunlu eğitimle mesleki eğitim karşı karşıya geliyor.
Bu konuyu birleştirmek için çözüm üretmeliyiz.
Yetişmiş insan gücüne önem vermeliyiz. Katma
değerli makina sanayimizi geliştirmek istiyorsak bu konuya yönelip gerekli
çalışmaları yapmamız gerekiyor. Sektör olarak Gaziantep’te uygulamalar
yapıyoruz. Bizi destekleyin sınıflar kuralım. Aileler çocukları, çocuklar
aileleri desteklesinler. Meslek lisesinin birinci yılından itibaren ücret
ödeyelim. Çocuklarımız da üniversiteye geçerken kendilerini doğru yönlendirebilsinler.”
Program, MAİB Ekonomi Danışmanı Can Fuat
Gürlesel’in sunumu ve soruların yanıtlanmasıyla sona erdi.