Sorunların
çözümünde yol göstererek, kişilerin içinden çıkamadığı durumların çözüme
kavuşmasını sağlayan psikologlar, ruh sağlığının iyileştirilmesi ve
korunmasında önemli bir role sahip. terapi konusunda eğitimli olan kişiler ile
terapiye devam edilmesi gerektiğini belirten uzman klinik Psikolog Yıldız
Burkovik, “Terapiye gelen kişiler mutlaka terapistinin ilgilendiği alanı ve
terapi tarzını bilmelidir” uyarısında bulundu.
Her yıl 10 Mayıs, “Dünya
Psikologlar Günü” olarak kutlanıyor.
Üsküdar Üniversitesi
NPİSTANBUL Beyin Hastanesi’nden Uzman Klinik Psikolog Yıldız Burkovik,
psikologların bireylerin hayatındaki yeri hakkında önemli değerlendirmelerde
bulundu.
“Psikologlar,
ruh sağlığının koruyucusudur”
Uzman Klinik Psikolog
Yıldız Burkovik, psikologların ruh sağlığının koruyucusu olduğunu belirterek,
“İçinizde var olan
sıkıntıları, çözemediğiniz duyguları, çözümleyemediğiniz olayları birlikte
değerlendirirsiniz. Yol bulurken sizin birçok kaçırdığınız görmediğiniz
durumları da fark etmenizde yanınızdadır. İnsan kendini bazen duymak ve bazen
de duyurmak istemez. Oysaki içte tutulan birçok ses, söz zamanla ağır gelir.
İşte bu noktada profesyonel bir destek; büyük bir adım atmada ve insanın
çevresine detaylı ve gören gözlerle bakmasında yardımcıdır. Bu şekilde olduğu
zaman birikmeyen sıkıntılar, sürekli sorun olarak kalmayan ve çözüme ulaşan
durumlar kişinin hem kendini, hem etrafını daha fazla rahatlatır. Psikolog,
sıkışmış çözümsüzlüğü açmaya yardımcı olandır. Düğüm düğüm birbirine giren
ilişkilerin çözülmesinde, çözüme ulaşmasında yol göstericidir. Dolayısıyla
kişinin ruh sağlığının düzgün olmasıyla birlikte, bu durum topluma da sirayet
edeceğinden psikolog sadece kişiyi değil, aynı zamanda toplumu da rahatlatan,
çözüme ulaştırandır” şeklinde konuştu.
Toplumun
psikoloğa bakış açısı eskisi gibi değil
Üsküdar Üniversitesi
NPİSTANBUL Beyin Hastanesi’nden Uzman Klinik Psikolog Yıldız Burkovik, Toplumun
bilinçlenmesinin psikoloğa gitmek ile ilgili ön yargıyı sildiğini ifade ederek,
sözlerini şöyle sürdürdü:
“Elbette istisnalar
olabilir. Ancak genel anlamda toplumun psikoloğa bakışı eskisi gibi değil.
Dertleşmek için değil, çözümün içeriğinde kendini tıkayanı görüp onu açmak
için, hangi alanda neleri etkiliyorsa yapılandırılmış bir terapi görerek
kendisinin hayata daha fazla tutunmasını sağlamak için terapiye gidiyorlar.
Terapiye,
eğitimli bir psikolog ile devam edilmeli
Tek sorun gerçekten terapi
yapma konusunda eğitimli olan ile terapiye devam etmek. Yoksa var olan
durumların daha da olumsuza doğru gitme olasılığı olabilmektedir. Bu yüzden
terapi alacak kişilerin çok iyi araştırma yapmaları gereklidir. Herkes kendi
sağlığından sorumlu olduğu gibi, bir psikolog da danışanından sorumludur. Bu
nedenle terapistin kendi aldığı eğitimler ve bilgiler de açık olmalıdır.
Terapiye gelen kişiler mutlaka terapistinin ilgilendiği alanı ve terapi tarzını
bilmelidir. O zaman daha çok güven ortamı oluşacaktır. Çünkü terapi güven ile
başlar, güven ile gelişir.”
“Bir
psikolog halkla da iç içe olmalıdır”
Uzman Klinik Psikolog
Yıldız Burkovik, “Bir psikolog sadece terapi alanının içinde değil ,mutlaka
halkla da iç içe olmalıdır” diyerek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bilgilendirme yazıları,
görüntülü anlatımlar, halk toplantıları ve birçok travma sonrasında özellikle
önemli beklenmedik durumlarda ihtiyacı olanların yanında olmalıdır. Her
psikoloğun kendi tarzı kendi çalışma dinamikleri elbette var, ancak ihtiyaç
halinde el ele vererek tüm psikologlar gerektiğinde büyük bir kitle
oluşturmalıdır.”