Zatürre; çok yoğun çalışanlar, sık sık yorgun düşenler ya da KOAH gibi
solunum ve akciğer sistemini zorlayıcı hastalıklardan mustarip olanların
kapısını çalan bir hastalık. Bu gurupta olanların zatürreye karşı daha dikkatli
olması gerekiyor. Benim böyle bir sorunum yok deyip rahatlıyorsanız, yanılıyor
olabilirsiniz. Zira, zatürre hiç seçici değil. Kadın, erkek ya da çocuk
yetişkin demeden herkesi etkisi altına alabiliyor. “Vücudun savunma sisteminin
bozulduğu her durum zatürreye kapı açabilir” diyen Acıbadem Fulya Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı prof. Dr. Reha Baran, hastalıkla ilgili 5
önemli noktayı ve ayrıca korunma tedbirlerini paylaştı.
60 yaş üstü hayati risk yaratabiliyor
Akciğer dokusunun enflamasyonu ve enfeksiyonu anlamına gelen zatürre, büyük
oranda bakteri, virüs ve mantar gibi mikroorganizmalarca oluşturuluyor. Tüm yaş
gruplarında görülebilen ve cinsiyet ayrımı yapmayan zatürre, yine de
yaşlılarda, özellikle de 60 yaşın üstünde daha fazla ortaya çıkıyor. 60 yaş
üstü enfeksiyon hastalıklarından ölümlerde zatürre bir numaralı sebep. Dünya
genelinde her bin kişiden 1’i ila 11’inde görüldüğü belirlenen bu hastalık
ülkemizde de her 1000 kişiden 11’ini tehdit ediyor.
Savunma sisteminin bozulmasını bekliyor
Zatürre, vücudun savunma sisteminin bozulduğu ya da zayıf düştüğü her
durumda ortaya çıkabiliyor. Savunma sistemini baskılayıcı ilaçların kullanımı,
başka hastalıklar, aşırı yorgun düşme, yetersiz beslenme gibi durumların yanı
sıra asit-alkali madde solunumu, radyasyon gibi fiziksel nedenler ya da aşırı
duyarlılık reaksiyonları da zatürreye neden olabiliyor. Ayrıca altta yatan
KOAH, kalp yetmezliği, kronik böbrek yetmezliği, şeker hastalığı veya kanser
gibi hastalıkların varlığı durumunda da hastalık riskini artıyor. Sigara ve
alkol de zatürrenin görülme sıklığını artıran etkenler arasında.
Kalabalık ortamlarda daha sık görülüyor
Yaşlı bakım evleri, asker kışlaları ya da yurtlar gibi toplu yaşam
alanlarında yaşayanlar daha fazla zatürre riskiyle karşı karşıya bulunuyorlar.
Çünkü yüksek bulaşıcılığı olan bu hastalık viral de olsa bakteriyel de olsa
hapşırma veya öksürme sonucu havada oluşan damlacıklar yoluyla hızla
yayılabiliyor.
Yüksek ateş, nefes darlığı ve hırıltılı
solunuma dikkat
Zatürrede belirtiler hastalığın solunum sistemine ve diğer organlara
etkisine göre değişiklikler gösterebiliyor. “Hastalık tipik olarak yüksek ateş,
öksürük, sarı-yeşil veya kanlı balgam, yan ağrısı, nefes almakla ağrı, nefes
darlığı ve hırıltılı solunum gibi solunum yolu belirtileri gösteriyor” diyen
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Reha Baran, bunun yanında şiddetli baş
ağrısı, bulantı-kusma, ciltte döküntü, eklem ağrıları, şiddetli halsizlik,
yaygın kas ağrısı, böbrek yetersizliği, karaciğer fonksiyonlarında bozulma ve
bilinç bulanıklığı gibi belirtilerin de söz konusu olabileceğine dikkat
çekiyor. Bazı zatürre hastalarında ise ateş ya da öksürük görülmediğini
belirten Prof. Dr. Reha Baran, nezle veya grip gibi üst solunum yolu enfeksiyonları
sırasında ya da sonrasında hastalığın ortaya çıkma olasılığının arttığına da
dikkat çekiyor.
Tedavi altta yatan nedene göre
belirleniyor
Günümüzde başarıyla tedavi edilebilen bu inatçı hastalığın tedavisi,
hastalığın başlama şekli, hastanın yaşı, altta yatan hastalıklar, hastalığın
yaygınlığı ve yaşamsal bulguların durumu gibi faktörlere göre belirleniyor.
Hastanede yatış gerektirmeyen zatürreler ev ortamında sadece ağızdan ilaç
tedavisiyle ortadan kaldırılabiliyor. Beslenemeyen hastalarda damar yoluyla
serum tedavileri eklenebiliyor. Hastanın belirli bir süre istirahat etmesi,
düzenli ve dengeli beslenmesi, bol sıvı tüketmesi, uykusunu iyi alması ve
tedaviye de mutlaka uyması gerekiyor. Ayrıca tedavinin tamamlanması sonrası
özellikle ilk bir hafta bir yandan bağışıklığı güçlendirirken bir yandan da
vücudu çok yormamak ve soğuğa fazla maruz kalmamak da şart.
Korunmak için bu önlemleri alın!
Acıbadem Fulya Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Reha Baran,
hastalığa karşı koruma önlemlerini de şu şekilde sıralıyor:
- Zatürre aşısı yaptırmak: Hastalığa karşı koruyuculuk sağlayan zatürre aşıları 2 yaş altı ve 50 yaş üstü herkese yapılabiliyor. Ayrıca bağışıklığı bozulmuş hastalarla, KOAH, kalp, diyabet sorunu olanlara ya da kronik böbrek hastalarına da zatürre aşısı yaptırılması öneriliyor.
- Nezle, grip gibi durumlarda istirahat etmek ve bu durumların ilerlememesine dikkatli etmek
- Alkol ve sigara tüketmemek
- Vitamin ve minerallerden zengin, dengeli bir beslenme rejimi uygulamak
- Düzenli ve yeterli uyumak.