MÜSİAD Kahramanmaraş
Başkanı Sami Kervancıoğlu 15 Temmuz Hain Darbe Girişiminin 3.yılı nedeniyle basın açıklaması
yayınladı.
Türkiye Cumhuriyeti
tarihine kara bir leke olarak geçen ve Türk Milleti’nin tüm dünyaya demokrasi
dersi verdiği 15 temmuz Hain Darbe Girişimi’nin üzerinden üç yıl geçti diyen
Başkan Kervancıoğlu açıklamasına şöyle devam etti:
“Bu üç yıllık süreçte,
Türk Silahlı Kuvvetleri ve devletin çeşitli kademelerine sinsice sızan FETÖ
mensupları, büyük bir titizlikle tasfiye edilirken, devletimizin mücadelesi halen
kararlılıkla devam etmektedir.
15 Temmuz gecesi
milletimiz, hiçbir bahanenin ardına gizlenmeden ve genç, yaşlı, kadın, erkek
demeden darbecilerin karşısına çıkarak canı pahasına vatanını müdafaa etmiş ve
FETÖ mensupları hain emellerine ulaşmasına izin vermemiştir.
Aziz Milletimizin menfur
saldırıların yaşandığı 15 Temmuz gecesi canını ortaya koyarak sürdürdüğü
mücadele, tüm dünyanın sahiplenmesi gereken örnek bir demokrasi mücadelesidir.
Hâlihazırda güçlü
demokrasi geleneğine sahip olan Türk Milleti, önemli bir demokrasi dersi
verirken 15 Temmuz köklü bir zihniyet değişiminin de ilk adımı olmuştur.
Bu süreçte, içeriden ve dışarıdan ülkemize yönelecek saldırılara karşı birlik içinde ve güçlü durmanın önemini bir kez daha idrak ettik ve tüm fikri ayrılıkları bir kenara bırakarak vatan müdafaası ortak şuuruyla kenetlendik.
15
Temmuz’un Ekonomideki Yansımaları
Başta Gezi Olayları ve
17/25 Aralık Operasyonları olmak üzere, son yıllarda Türkiye ekonomisinin
birçok kez dayanıklılık testinden geçtiğine şahit olduk. Bu testlerin belki de
en zorlusu 15 Temmuz darbe girişimi oldu. Zira darbe girişiminin
gerçekleştirildiği 2016 yılının 3. çeyreğine değin Türkiye ekonomisi 27
çeyrektir kesintisiz pozitif büyüyen bir trend yakalamıştı. Darbe girişiminin
etkisiyle bu dönemde ekonomimiz %0,8 oranında küçülmüş; böylece 2002-2015
yılları arasında ortalama olarak %5,9 oranında büyüyen Türkiye ekonomisi, 2016
yılında %3,2 büyüyebilmişti.
FETÖ mensupları ve onların yurtdışındaki destekçileri tarafından yürütülen Türkiye ekonomisi üzerine negatif algı kampanyasının da etkileri göz önüne alındığında, darbe girişiminin maliyetinin daha da arttığını görüyoruz. Sekteye uğrayan yeni yatırımlar, buna bağlı olarak artan işsizlik, turist sayısında gözlenen azalma gibi etkenleri de hesaba kattığımızda; darbe girişiminin Türkiye ekonomisine yaklaşık 50 milyar TL’ye mâl olduğu tahmin edilmektedir.
Türkiye’nin
2023 hedeflerine giden yolda bütün problemlerin üstesinden gelmesinin altında
yatan sebepler:
Türkiye ekonomisinin
güçlü ve dinamik yapısı ve ekonomi yönetimi tarafından alınan tedbir ve
teşvikler sayesinde; başta 15 Temmuz olmak üzere, son yıllarda ülkemize
yönlendirilen bütün saldırıların ekonomiye etkisi çok geçmeden bertaraf
edilmiştir. Nitekim güçlü bir ekonomiyi kırılgan bir ekonomiden ayıran en
önemli özellik, yaşanabilecek muhtemel bir şokun yalnızca ufak dokunuşlarla
telafi edilebilme ihtimalinin var olmasıdır. Kırılgan ekonomilerde ise durum
bunun tam tersidir, yani şoklar çok önemli ve kökten revizyonları beraberinde
getirir.
Bu bağlamda 15 Temmuz’da yaşadığımız darbe teşebbüsünün ekonomik anlamda Türkiye’ye maliyetinin nasıl asgari düzeyde tutulabildiğini anlayabilmek için, Türkiye ekonomisinin son 15 yıllık gelişim sürecini ele almamız yeterli olacaktır. Bu süreçte ekonomi yönetimi tarafından izlenmiş olan makro ve mikro seviyedeki politikalar neticesinde elde edilen güçlü ekonomik yapı, darbe teşebbüsünün olası etkilerini hızlı bir şekilde elimine etmeyi başarabilmiştir.
MÜSİAD’ın
Yeri Her Zaman Devletinin ve Milletinin Yanıdır
Dünyanın en yaygın ve
etkin STK’sı olan MÜSİAD, her zaman ve her koşulda milli iradeden yana olmuş,
onu zedeleyecek her girişimin karşısında durmuştur.
15 Temmuz Darbe
Girişiminin ardından da tavrını net bir şekilde ortaya koyan MÜSİAD, hiç vakit
kaybetmeden milletin ve devletin yanında yer aldığını açıklayarak, milletimizin
bu demokrasi mücadelesini, tüm dünyaya anlatmaya girişmiştir.
MÜSİAD olarak üç yıllık
süreç boyunca, gittiğimiz her ülkede ve memleketimizin birçok noktasında,
demokrasinin belirli bir zümre için değil, toplumun her kesimi için elzem
olduğunu ifade ederek bu mücadele içerisinde fiilen yer aldık.
Şehitlerimizin kanıyla
kurduğumuz, birçok zorluk ve fedakârlıkla bugünlere getirdiğimiz ve Güçlü
Türkiye hedefiyle geleceğe yürüyen ülkemizin başta terör örgütleri olmak üzere,
hiçbir dış müdahale ile sarsılmasına müsaade etmedik, etmeyeceğiz.
Bu vesileyle, 15
Temmuz’un üçüncü yıldönümünde, türkiye cumhuriyeti yaşadığı sürece minnetle
anılacak olan 15 Temmuz şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyor, gazilerimize
bir kez daha şükranlarımı sunuyorum.”