Midede
şişkinlik, hazımsızlık veya çok az yemek yenmesine rağmen yaşanan erken doyma
hissi gibi durumlar çoğu zaman önemsenmeyebiliyor. Faklı nedenlerden de
kaynaklanabilen ancak mide kanserinin ilk belirtileri arasında yer alan bu
şikayetler konusunda bilinçli olmak ve erken dönemde doktora başvurmak hayat
kurtarıcı olabiliyor. Memorial Ataşehir Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü’nden
Doç. Dr. Fatih Taşkesen, mide kanseri ile ilgili dikkat edilmesi gereken
noktalar hakkında bilgi verdi.
Midenizdeki
ağrının nedenini öğrenin
Mide kanseri hiçbir belirti
vermeden ilerleyebilmektedir. Bu nedenle vücudun verdiği en küçük sinyal bile
erken teşhis bakımından çok önemlidir. Mide kanserinin ilk bulguları arasında
ağrı olmayabilir ancak özellikle yemeklerden sonra artan ağrılar dikkate
alınmalıdır. Mide ağrısı; enfeksiyon, ishal, kabızlık gibi bağırsak sorunları,
stres, reflü, safra veya böbrek taşı gibi bir çok nedenden
kaynaklanabilmektedir. Ancak mide kanseri belirtisi olsun ya da olmasın, bütün
bu ağrıların vücutta bir probleme işaret edebileceği unutulmamalıdır.
Hemen
doyuyorum diyorsanız dikkat!
İştahsızlık birçok nedenden
kaynaklanabilmektedir. Ancak sofraya aç oturup birkaç lokma yedikten sonra
iştahın kaybolması, çok kısa sürede yaşanan erken doyma hissi ve karnın üst
bölgesinde yaşanan şişkinlik mide kanseri riski bakımından ihmal edilmemelidir.
Mide tümörü bazen büyüyerek tüketilen besinlerin ince bağırsağa geçmesini
önleyebilmekte ve erken doyma hissine yol açabilmektedir.
Hızla
verilen kilonun nedenini araştırın
Diyet veya spor yapmadan
nedeni açıklanamayan kilo kayıpları Tip 1 diyabet, Crohn hastalığı gibi birçok
sebeple görülebilmektedir. Nedeni açıklanamayan hızlı kilo kayıpları, mide
kanseri ihtimali yönünden araştırılması gereken sorunlar arasında yer almaktadır.
Bu hızlı ve aşırı kilo kayıpları sadece mide kanseri belirtisi değil birçok
kanserin de işareti olabilmektedir.
Geçmeyen
mide ekşimesi ve hazımsızlık şikayetleri varsa…
Mide ekşimesi, hazımsızlık
gibi şikayetler pek çok insanda ortaya çıkabilmektedir. Bu tür sorunlar
genellikle reflü veya ülser gibi farklı hastalıklardan kaynaklansa da, bazen
mide kanserinin ilk belirtileri arasında olabilmektedir. Uzun süre geçmeyen
mide ekşimesi ve hazımsızlık şikayetleri için uzman bir doktora başvurmak mide
kanserinin erken teşhisi bakımından hayati önem taşımaktadır.
Yediklerinizi
hemen kusuyor musunuz?
Mide bulantısı ve kusma ilk
bakışta mide kanseri belirtisi olmayabilir. Birçok farklı nedenden dolayı
bulantı veya kusma yaşanabilir. Ancak yemeklerden hemen sonra yaşanan bulantı
ve kusma ciddiye alınması gereken bir şikayettir. Tümörün büyüyerek mide
girişini daralttığı durumlarda yutma güçlüğü, midenin çıkış noktasını tuttuğu
durumlarda bulantı ve kusma yaşanabilmektedir. Bunun yanı sıra şişkinlik ve
bağırsak hareketleri ile ilgili olarak ishal ve kabızlık gibi problemler de
yaşanabilmektedir.
Uzun
süreli iştahsızlık ve halsizliği ihmal etmeyin
Birkaç gün süren
iştahsızlık ve halsizlik, stres veya enfeksiyon hastalıkları gibi durumlardan
kaynaklanabilir. Ancak uzun süren iştahsızlık ve halsizlik, birçok kanserin
işareti olabildiği gibi mide kanserinin de belirtileri arasındadır. Bunun
yanında kilo kaybı gibi diğer sorunlar da varsa zaman kaybetmeden bir uzmana
başvurulmalıdır.
Dışkıda
kan görülüyorsa…
Dışkıda kan görülmesi
hiçbir zaman ihmal edilmemesi gereken bir durumdur. Dışkıdaki kan, mide
kanserinin belirtisi olabileceği gibi bağırsak ve çevresindeki ciddi bir
sorundan da kaynaklanabilir. Uzun süreli kanamalarda hastada anemi yaşanabilir.
Kanamanın fark edilemediği durumlarda; nefes nefese kalmak, cilt renginin
soluklaşması gibi kansızlığa bağlı şikayetlere dikkat edilmelidir. Bazı
hastalarda kan pıhtısı oluşma ihtimali daha yüksektir. Ani göğüs ağrısı, nefes
darlığı ve bacakların şişmesi durumunda acil olarak kanın pıhtılaşmasını
önlemek gerekir.
Mide kanserinin erken
teşhis edilmesi, tedavi başarısında büyük bir etkendir. Bu konuda tecrübeli
uzmanların kontrolünde, tam donanımlı merkezlerde yürütülen başarılı
uygulamalar sayesinde hastalar kısa sürede iş ve sosyal yaşamlarına dönüş
yapabilmektedir. Hastaların tedavi protokollerine uymanın yanı sıra beslenmeden
fiziksel aktivite durumuna pek çok anlamda yaşam tarzı değişikliklerine gitmesi
çok önemlidir.