KSÜ Tıp Fakültesi
Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü hastaneye son dönemde kazandırılan
minimal invaziv kalp aletleri ile birlikte başarılı kalp ameliyatlarına
imza atıyor.
“Özellikle kalp
ameliyatları küçük kesi yöntemi sayesinde konforlu bir şekilde, daha az yara
izi ile gerçekleştiriliyor; bu sayede hastaların iş ve sosyal yaşama dönüş
süresi kısalıyor.” diyen KSÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi
Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Acıpayam, “Vücudun görünmeyen bölgelerinden
yapılan küçük kesilerle gerçekleştirilen bu işlemlere minimal invaziv
cerrahi adı veriliyor. Rektörümüz
Prof. Dr. Niyazi Can hocamızın talimatıyla alınan minimal invaziv kalp
cerrahisi aletleriyle altyapımızın tamamlanmasıyla beraber artık şehrimizde tüm
dünyada olduğu gibi koroner bypass, kalp kapak ameliyatları, kalp tümör
ameliyatları ve kalp deliği kapatması gibi ameliyatlar küçük kesi ile
yapılabilmektedir.” dedi.
Kalp ve Damar Cerrahisi
Bölümü Öğretim üyesi Doç. Dr. Erdinç Eroğlu ise kalp ve damar cerrahisinde
minimal invaziv yönteminin sağladığı avantajlar hakkında bilgi verdi.
“Uzun süredir
kliniğimizde başarıyla uygulanan kalp ameliyatları
son yıllarda gelişen teknikler ve Rektörlüğümüz tarafından yeni
alınan minimal invaziv kalp aletleri neticesinde tüm dünyada olduğu
gibi Kahramanmaraş'ımızda da hızlı bir değişime uğrayarak minimal invaziv
kalp cerrahisine doğru kaymaktadır.” diyen Eroğlu, “Açık kalp ameliyatlarında
standart olarak kullanılan teknik; göğüs kemiğinin
tamamen açılmasıyken, son yıllarda küçük kesi
ile yapılan ameliyatlar hem baypas hem de kapak
cerrahisinde standart kesinin yerini almaktadır.” diye konuştu.
Minimal invaziv kalp cerrahisinin hem ameliyat
esnasında hem de ameliyat sonrasında birtakım avantajlar sağladığını belirten
Doç. Dr. Erdinç Eroğlu, minimal invaziv kalp cerrahisinin avantajlarını şu
şekilde sıraladı:
· Kesi daha küçük olduğundan ameliyat
sırasında daha az kanama olur ve komplikasyon riski daha düşüktür.
· Göğsün ön tarafında ameliyat izi
olmadığından estetik açıdan iyi bir görünüm sağlar ve psikolojik olarak hastayı
olumsuz etkilemez.
· Kalbe ulaşırken meydana gelebilecek doku
hasarlarının önüne geçilmesini sağlar.
· Komplikasyon ve enfeksiyon riski
düşüktür.
· Hastaya ikinci bir kalp ameliyatı
gerektiren durumlarda sorun oluşturmaz.
· Hastanın daha erken taburcu olmasını
sağlar.
· Hasta daha erken günlük hayatına
dönebilir, sosyal ve cinsel yaşantısında problem oluşturmaz.
· Hasta ameliyat sonrasında sırt üstü
yatmak zorunda değildir, istediği pozisyonda yatabilir.
· Hasta araba kullanabilir ve emniyet
kemeri takabilir.
· Hasta göğsünü korumak zorunda değildir.
· Hasta hareket sınırlamasıyla
karşılaşmaz, yüzebilir ve ağır kaldırabilir.