Üsküdar
Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Dâhiliye Uzmanı Dr. Güzin Oğuz, Ramazan
ayına sayılı günler kala, önemli uyarılarda bulundu.
“Ülkemizde ortalama yaşam
süresinin 78 yıla çıkması ve 'geriatrik popülasyon' olarak adlandırılan 65 yaş
üstündeki kişilerin oranının yüzde 8.5'a yükselmesi nedeniyle kronik
hastalıkların sayısı giderek artmaktadır” diyen Uzm. Dr. Güzin Oğuz,
“Çocuklar, hamileler,
yaşlılar ve kronik hastalığı olanlar uzun süreli açlığa ve sıvı kaybına karşı
daha duyarlıdırlar. Yaz orucu gibi uzamış açlık dönemlerinde metabolik hızımız
yavaşlayacağı için halsizlik, mide boşalmasında yavaşlama, şeker düşüklüğü
olmakta; bu durum ise kronik hastalığı olanları olumsuz etkilemektedir”
şeklinde konuştu.
Kronik
hastalığı olanlar, doktor kontrolünde oruç tutmalı
Kronik hastalığı olanların
düzenli olarak doktor kontrolüne gitmeleri gerektiğini belirten Uzm. Dr. Güzin
Oğuz,
“Kontrollerin ramazan
öncesi dönemde yeniden yapılarak gözden geçirilmelidir. Kronik tiroid gibi bazı
hastalıkları olanlar hekimlerinin kontrolünde, ilaçlarını sahur vaktinde
aldıkları takdirde oruç tutabilirler. Uzun süreli açlık ve susuzluğun sorun oluşturmayacağı
kronik hastalıklarda oruç tutulabilir” şeklinde konuştu.
Hangi
hastalar doktorlarının izni ile oruç tutabilir?
Uzm. Dr. Güzin Oğuz,
doktorlarının izniyle oruç tutabilecek hastalar hakkında şu bilgileri verdi:
-“İnsülin veya kan şekerini
düşürücü özelliği olan ilaç (oral antidiyabetik) kullanan diyabet hastaları,
-Ağır kalp yetmezliği
olanlar,
-Hamileler,
-Kan şekeri sıklıkla
normalin altına düşenler,
-Mide veya onikiparmak
bağırsağında aktif ülseri olanlar,
-Kronik karaciğer ve kronik
böbrek hastalıkları olanlar,
-Tedavisi zor ya da ciddi
bir hastalık sebebiyle bir ameliyat geçirmiş ve mutlaka düzenli beslenilmesi
gereken hastalar,
-Mevcut bir hastalığın oruç
sebebiyle daha ağırlaşabileceği ya da sıhhatin bozulacağından endişe edilen
hastalıkları (ateşli hastalıklar) olanların oruç tutmamaları, oruç tutmaya dair
ısrarları mevcutsa mutlaka takip eden hekimlerinden gerekli onayı almaları
gerekir.”
Mide-bağırsak
problemi olanlar nasıl beslenmeli?
Üsküdar Üniversitesi
NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Dâhiliye Uzmanı Dr. Güzin Oğuz, “Mide-bağırsak
problemi olan hastaların büyük bir kısmı iftarı açtıktan sonra veya ramazan ayı
sonlarına doğru mide şikâyetleri ile sağlık kuruluşlarına başvurmak zorunda
kalıyor. Hızlı yemek, yemek sırasında bol su içimi, mideyi gerecek şekilde çok
yemek mide-bağırsak şikâyetlerinin artmasına neden oluyor” diyerek, önerilerini
şöyle sıraladı:
• “Yemek sırasında aşırı su
içmeyin. Su içimini saatlere yayın.
• Lifli, sulu, zeytinyağlı,
sebzeli Akdeniz diyeti tipi beslenin.
• Hızlı yemeyin, besinleri
iyi çiğnemeden yutmayın, yemekten sonra hemen yatmayın.
• Aşırı yağlı, baharatlı
yiyecekler ve şerbetli tatlılardan kaçının.
• Karnınızda şişkinlik ve
gaz varsa; süt, süt ürünleri ve glutenden fakir beslenin.”
Diyabet
hastalığı olanlar, dikkat!
“Tip 1 diyabet hastalarının
tamamı ve çoklu insülin kullanan Tip 2 diyabet hastalarının oruç tutmasının
sakıncalı olduğunu kaydeden Dâhiliye Uzmanı Dr. Güzin Oğuz, sözlerini şöyle
sürdürdü:
“Ağızdan şeker ilacı
kullananlar; açlık-tokluk kan şekeri seviyeleri ve son üç aylık kan şekeri
ortalamaları uygun seviyelerde ise doktorlarına danışarak oruç tutabilirler.
Sabah aç karnına ilaç kullanan diyabet hastalarının hipoglisemi riskinden
dolayı doktor kontrolünde açlık şeker hapı değiştirilmelidir. Son dönemlerde
yapılan bazı çalışmalarda insülin kullanan Tip 2 diyabet hastalarının oruç
tutması ve takibi ile ilgili çalışmalar olup gerekli uygun değişikliklerle sıkı
doktor kontrolü altında tutabilmeleri sağlanmaktadır. Bunun için ise mutlaka
doktor başvurusu doğru uzmanların tedavi plan yönetimi, hekim-hasta uyumu çok
önemlidir.
Diyabet hastalarına bazı
genel tavsiyeler:
• İftar ve sahurda
karbonhidrat ile yağdan zengin beslenmeyin,
• Yumurta, süt, tuzsuz
peynir gibi düşük glisemik indeksi olan ve yavaş sindirildiği için tokluk hissi
veren, kana yavaş salındığı için kan şekerinin düşmesini engelleyen gıdalar
tüketin,
• Pide, makarna, pilav gibi
kan şekerini hızlı yükseltip düşüren besinlerden kaçının,
• İftar ve sahur arasında,
saatlere yayarak mutlaka en az 2 litre su için,
• İftardan sonra tatlı yeme
isteği olduğunda en az 1 saat bekleyin. Şerbetli tatlılardan kaçının. Şekeri
azaltılmış sütlü tatlı tercih edin.
Solunum
hastalıkları olanlar, öğle sıcağında dışarı çıkmamalı
Nefes açıcı spreyler, buhar
tedavileri akciğerden, sistemik dolaşıma katılamadığı için orucu bozmamaktadır.
Astım, KOAH hastaları reflüye karşı önerilere uymadığında kuru öksürük ve nefes
darlığı atakları artabilmektedir.
Solunum sistemi
hastalıkları olanlar için bazı genel tavsiyeler:
• Öğle sıcağında evden
dışarı çıkmayın, açık renkli ve geniş kıyafet giyin,
• Kendinizi yormayın. Eve
gelince ılık suyla duş alın; gün içinde boyun-el bilekleri, alın ve ensenizi
suyla serinletin,
• Sahur ve iftardan hemen
sonra uzanmak reflüyü artırdığından hemen yatmayın,
• Hızlı ve fazla yemek
reflüyü artırdığından yavaş ve lokmaları iyi çiğneyerek yiyin, midenizi suyla
doldurmayın,
• Terlemeyle kaybedilen su
balgamı koyulaştıracağı için iftarla sahur arasında saatlere yayarak mutlaka
2-2,5 litre su için.
Kalp
ve yüksek tansiyon hastaları, ilaçlarını ihmal etmemeli!
Hipertansiyon hastalarının
oruç tutması sakıncalıdır. Tansiyon hastalığı kontrol altında olanlar ve ek
komplikasyonları olmayanlar, doktor kontrolünde ilaç saatleri yeniden
düzenlenerek oruç tutabilirler. Eğer doktorunuz onay verdiyse, kurallara uymak
kaydıyla oruç tutmanın huzuru ile tansiyon düzene bile girebiliyor.
Kalp, yüksek tansiyon
hastaları için bazı tavsiyeler:
• Tansiyonunuzu gün
içerisinde daha sık kontrol edin ve herhangi bir sıkıntı hissettiğinizde
mutlaka sağlık kuruluşuna başvurun,
• İlacınızı içmeyi ihmal
etmeyin,
• Güneşe öğle saatlerinde
çıkmayın, çıkarken şapka takın,
• İftar ile sahur arasında
en az 2 litre su için,
• Tuzlu peynir, tuzlu
zeytin, turşu, maden suyu, beyaz ekmek gibi besinlerden kaçının.
Böbrek
hastalığı olanlar, sıvı alımına dikkat etmeli
Yaz oruçları sıcaklara
bağlı su kaybının çok olması ve uzun açlık ile vücuda su alımının yetersiz
olması nedeniyle böbrek sağlığı açısından önemlidir. Evre 1-2-3 böbrek
yetmezliği hastaları iftar sahur arası yeterli sıvı alabiliyorlarsa ve eşlik
eden hastalığı yoksa böbrek fonksiyon kontrolü yakın takip edilmesi şartıyla
oruç tutabilir. Ancak diyalize giren evre 5 ve diyaliz hazırlığı yapılan evre 4
hastalar oruç tutmamalıdır.
Böbrek hastaları için bazı
genel tavsiyeler:
• Sıvı alımına dikkat edin,
iftar ile sahur arasında saatlere yayarak en az 2 litre su için,
• Su kaybının yoğun olacağı
öğle sıcaklarında dışarı çıkmamaya çalışın,
• Tuzlu yiyeceklerin
tüketiminden kaçının.”