Covid-19 pandemisinin ülkemizi de etkisine aldığı iki aylık süreci geride
bırakıp ‘yeni normal’e geçiş yaptığımız bugünlerde, bulaş riskine karşı sosyal
mesafeye dikkat etmek ve evde kalmak salgınla mücadelede şüphesiz kritik önem
taşıyor. Ancak evde kaldığımız süreçte koronavirüs kadar tehlikeli bir sorun
var ki; o da hareketsizlik! Acıbadem Altunizade Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr.
Mert Dumantepe “Koronavirüs salgını döneminde, sağlık tedbiri olarak
evlerde kalıp enfeksiyon bulaşma riskini azaltıyoruz ancak evde kalmak;
hareketsizliğe neden olabiliyor, bu da özellikle bazı hastalarda çok ciddi
sorunlara yol açabiliyor. Bu nedenle evde hareketsizliğe karşı dikkat etmemiz
gereken çok önemli kurallar var” diyor. Doç. Dr. Mert Dumantepe, hareketsizliğin
en çok etkilediği hastalıkları anlattı, evde alınması gereken önlemlere yönelik
önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Koronavirüs sürecinde hepimiz günlük alışkanlıklarımızdan uzakta bir hayat
yaşıyoruz. Yüzyılın salgın hastalığının yüksek bulaş riskinden korunmada kritik
önem taşıması nedeniyle ev odaklı yaşantımızda ise ister istemez daha az
hareket ediyor, çoğunlukla hareketsiz kalıyoruz. Acıbadem Altunizade Hastanesi Kalp ve Damar
Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Mert Dumantepe, evde hareketten uzak
bir yaşantının korona kadarı ciddi başka hastalıklara neden olabildiğini
belirtirken “Özellikle bazı hastalık gruplarına dahil bireylerin bu süreçte
daha dikkatli olmaları gerekiyor. Kalp-damar hastalığı ile kas ve eklem
hastalıkları olanlar başta olmak üzere hareketsizlik kronik hastalığı olanları
da fazlasıyla etkileyebiliyor. Özellikle toplumda görülme sıklığına bağlı
olarak diyabet, hipertansiyon, kolesterol yüksekliği, atardamar tıkanıklıkları
ve kalp hastalığı gibi kronik rahatsızlıkları olanların hareketsiz bir yaşam
sürdürmeleri halinde hastalıklarının ilerlemesi ve hayati tehdit oluşturması
kaçınılmaz” diyor. Nörolojik ve ortopedik problemleri olan hastaların da,
doktorlarının belirlediği plan doğrultusunda egzersizlerini yapmalarının çok önemli
olduğunu söyleyen doç. dr. mert dumantepe şöyle konuşuyor: “Sağlıklı bireyler
için de hareketsizlik ve sürekli oturmak en başta miyalji ve hemoroid gelişme
riskini ortaya çıkarıyor. Çoğumuzun evden çalıştığı bu dönemde özellikle sigara
içen, doğum kontrol hapı kullanan, 4-5 saat hiç kalkmadan masa başında oturan
kişilerde derin ven trombozu yani toplardamar tıkanıklığı çok dikkat edilmesi
gereken bir sorun.”
Damar tıkanıklığına dikkat!
Gün içerisinde evde mutlaka hareket edilmesi, düzenli egzersiz yapılması
gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Mert Dumantepe, düzenli yapılan egzersizlerin
kalp ve damar sağlığı açısından sayısız faydası bulunduğunu belirterek
“Egzersiz kalp damar ve solunum sisteminin daha iyi çalışmasında çok önemli rol
oynamakla birlikte tansiyon hastalarında tansiyon kontrolü, diyabet
hastalarında şeker kontrolü sağlamada etkili olur. Düzenli yapılan egzersizin
fazla kiloyu ve obeziteyi önlediği, insülin direncini azalttığı gösterilmiştir.
Ayrıca kötü huylu kolesterol olarak bilinen LDL değeri düşerken, iyi huylu
kolesterol olarak bilinen HDL değeri artar. Düzenli egzersiz ve hareket;
vücutta özellikler bacak damarlarında kan dolaşımının artması ile damar iç
yüzeyinde yağlanmaya bağı plak oluşumlarını azaltır ve bacak damar
tıkanıklıklarını önler. Egzersiz süresince ve sonrasında stres hormonlarının
salınımı daha dengeli, mutluluk hormonlarının salınımı daha fazla olur ve kişi
kendini psikolojik açıdan mutlu hisseder” diyor.
Yarım saatte bir 5 dakika egzersiz!
Kalp damar hastaları için özellikle “hareket içeren, aerobik” egzersizlerin
faydalarının kanıtlandığını belirten Doç. Dr. Mert Dumantepe, bu egzersizlerin
vücuttaki çizgili kasları çalıştıran, tempolu egzersiz türleri olup, yapılacak hareketlerin; hastanın yaşına, eklem sağlığına, eşlik eden diğer
sağlık sorunlarınıza göre seçilmesinin çok önemli olduğunu söylüyor. Hastanın
severek yapacağı egzersiz türlerini seçmesi, evdeki hareketin düzenli ve
sürdürülebilir olması açısından büyük önem taşıyor. Damar hastalıkları dışında,
özellikle evde hareketsiz kalmaya bağlı gelişen kas ve omurga ağrılarından
kurtulmak için de; güne egzersizle başlamanın, bel boyun ağrısıyla
karşılaşmamak için yarım saatte bir ayağa kalkarak, 5 dakika fiziksel aktivite
yapacak şekilde program yapmanın şart olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Mert
Dumantepe “Damar sağlığını korumak için faydalı olduğu bilimsel olarak
kanıtlanmış hareket miktarı; haftada en az 3 defa, her defasında en az 30-40
dakikayı bulan düzenli ve tempolu egzersizdir. Sağlığınızı korumak için önemli
olan yaşa uygun tempoda düzenli bir egzersiz yapabilmektir. Kişinin kendini
bilip, efor kapasitesine göre hareket etmesi, başkalarıyla yarışmaması, güvenli
egzersiz için çok önemlidir. Kendinize uygun tempoyu belirlemek içinse kalp
hızının takibi en iyi göstergedir. Spora yeni başlandıysa yüzde 50’ye yakın bir
kalp hızı artışı yeterlidir. Eğer efor sırasında kalp hızınız hemen artıyorsa
henüz alışık değilsiniz demektir; egzersiz düzeyinizi azaltıp, yavaşlanmalıdır.
Kalp hızınız çok artmıyorsa egzersiz yoğunluğunuzu artırabilirsiniz” diyor.
Hareketsizliğe karşı evde almanız
gereken 6 önlem!
- Evdeki uzun masa başı çalışma saatleri sırasında, düzenli aralıklarla kalkıp kısa yürüyüşler yapmak.
- Yürümek için yeterli alan yoksa ayakucu üstünde kalkıp-çömelmek.
- Kahve ve çay gibi içecekler idrar çıkışını artırarak kanın yoğunlaşmasına sebep olduğundan, bu içeceklerin az kullanılmasına özen göstermek.
- Kan sulandırıcı ilaç kullanmanız gerekiyorsa ilacınızı aksatmamak.
- Günde 2-2,5 litreden az olmayacak şekilde su tüketmek. Oruç tutanlar için iftar ile sahur arasında mutlaka su tüketimini 2-2,5 litreye tamamlamak.
- Kan dolaşımınızı rahatlatmak için bol kıyafetler giymek.