Kahramanmaraş'ta yeni tip koronavirüs (Kovid-19) hastası
olanların tedavisini yürüten enfeksiyon uzmanı doktor ile Kilis'te
eşi ve kızıyla virüse yakalanan doktor, kovid-19 ile mücadelede yaşadıklarını
anlattı.
Türkiye'de ilk vaka görüldüğünde henüz 40 günlük olan çocuğundan ayrılarak
hastalara koşan ve ilk 3 aylık süreçte evine gidemeyen kahramanmaraş Necip
Fazıl Şehir Hastanesinde görevli Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doktor Haydar
Ürün, halen ailesiyle temasta bulunmaktan kaçınıyor.
"Çocuklarımızın
büyüdüklerini göremiyoruz" diyen Ürün, "Ramazan ayında ailemle iftar
yapmak için gittim ve farklı odalarda oturmak zorunda kaldık. Geçen iki
bayramda ailemle olamadım, özlem ve hasret gideremedim." dedi.
Ürün, meslek hayatında ikinci defa salgınla karşılaştığını, bunlardan
ilkinin 2009'daki "domuz
gribi" olduğunu belirterek, Kovid-19'la mücadelede ise
sorumluluklarının büyük ve ağır olduğunu aktardı.
Kovid-19'la mücadelede diğer servisteki meslektaşlarından
da yardım aldıklarına dikkati çeken Ürün, "Bu denli yoğun çalışma temposunu meslek hayatımda ilk defa
yaşıyorum. Çok yıpratıcı, yoğun ve yorucu dönemden geçiyoruz. İlk aylarda, her
gece telefonda hastaneyle irtibat halindeydim. Bir süre sonra ekibimiz
genişledi ve o şekilde rahatlama sağlandı." ifadelerini kullandı.
"Arkadaşlarımızı
kaybetmenin travmasını henüz atlatamadık"
Ürün, herkesin hastalıktan kaçtığı bir dönemde doğrudan hastalarla temas
etmenin kendilerinde de ilk başlarda çekince oluşturduğunu ancak sonradan
sürece alıştıklarını dile getirdi.
Salgınla mücadele üzüntülü anların da yaşandığına işaret eden Ürün, şunları
kaydetti:
"Bazı dönemlerde ufak tefek belirtiler gösterdiğimiz zamanlar oldu. Bu
virüs, gribe benzer semptomlar meydana getiriyor. Ufak tefek ağrı, öksürük
şikayetleri olduğunda 'Acaba virüs oldum mu?' diye içimden geçti ancak
sonrasında herhangi bir sorun olmadığını gördüm. Hastanede bir memur ve bir
sağlıkçı arkadaşımızı Kovid-19'dan kaybettik ve üzüntüsünü hala içimizde
yaşıyoruz. Kendi çocuklarımıza baktığımızda ve kaybettiğimiz arkadaşlarımızın
geride kalan çocuklarını düşündüğümüzde, bu durum bizim için büyük bir
travma oldu. Henüz bu durumu atlatmış değiliz."
"Boşa mı kürek
çekiyoruz diye düşünüyoruz"
Ürün, bazı kişilerin normalleşme sürecini "eski alışkanlıklara dönmek" gibi algıladığının altını
çizerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Vatandaşların
alacağı tedbirler, uyacağı ufak kurallar, bizim işimizi çok rahatlatacaktır,
ölümler azalacaktır. Bu şekilde Türkiye bu meseleyi çok daha rahat
atlatacaktır. Kuralları ihlal eden vatandaşları fark ettiğimizde üzülüyoruz.
Kurallara uymayanları görünce 'Boşa mı kürek çekiyoruz?' diye düşünüyoruz çünkü
hastaları tedavi edip evlerine gönderiyoruz ama habire arkadan yeni hastalar
gelince, biz de 'Biz acaba boşuna mı kürek çekiyoruz?' düşüncesi hakim
oluyor."
Ürün, görevini en iyi şekilde yapmaya gayret gösterdiğini anlatarak,"Ancak vaka sayılarının düşmesi için vatandaşların kurallara uymalarını
bekliyoruz." dedi.
Kendisi ve ailesi
Kovid-19 olan doktor zor günlerini anlattı
Kilis Devlet Hastanesi Üroloji Bölümünde görev yapan doktor Eyüp Koluş da
ailecek yakalandıkları Kovid-19'u zorlu bir tedavinin ardından yendi.
Koluş, AA muhabirine, kendisine, eşine ve 3 yaşındaki kızına virüsün
bulaştığını, bir tek 5 yaşındaki çocuklarının virüse yakalanmadığını söyledi.
İlk başlarda yoğun bir halsizlik hissettiğini aktaran Koluş, şöyle devam
etti:
"Anormal ve aşırı
bir halsizlikti. Eşimde de aynı şikayetlerin olduğunu gördükten sonra 'Test
yaptıralım' dedik. Test yaptırdıktan sonra evde kendimizi izole ettik.
Sonucumuz pozitif geldi. Kemik, baş ağrılarımız, ishalimiz
başlamıştı. Hızlı bir şekilde artmaya devam etti. İlk bir hafta yoğun bir
şekilde bu şikayetlerle geçirdik. Hemen medikal tedaviye başladık. Tedaviye
rağmen öksürük, nefes darlığı olması üzerine tekrar kontrol tomografisi çekince
eşim ve bende akciğer tulumlarımızın olduğunu gördük."
İzole sürecinde sevdiklerinden uzak kaldığına dikkati çeken
Koluş, "Koku ve tat duyumuzu kaybettik. İlk bir hafta içinde yaklaşık
8-9 kilo kaybımız oldu. İştahsızlığımız vardı. Bu süreç hakikaten zor bir
süreçtir. Hem psikolojik olarak hem şiddetli bir semptom olarak zor bir
süreç." dedi.
Koluş, sürecin çok zor geçtiğini anlatarak, şunları belirtti:
"Psikolojik olarak kötü
durumdasınız ve yalnızsınız. Herkes korkuyor, kapınızı çalmaya dahi
korkuyorlar. Korkmakta da haklılar çünkü bilinmeyen ve çabuk bulaşan bir virüs.
Çocukların oyun oynamak istiyor, onlarla vakit geçiremiyorsun. Çocuklar anne
babasına uzaktan bakıyor. Çok etkilenmiştik, oturup ağladığımız da oldu. Biz
kenardan çocuklara bakıyoruz, çocuklar bize bakıyordu. Çocukların yemeğini
hazırlayıp uzaktan ilgilendik."
Koluş, vatandaşların sosyal mesafe, maske ve hijyen kuralına uyması
gerektiğini sözlerine ekledi.