Havaların
soğuması ve okulların yeniden açılmasıyla birlikte solunum yolu
enfeksiyonlarında yaşanacak artış en çok, kreş ve ilkokul çocuklarını
etkiliyor. Özellikle orta kulak enfeksiyonun zamanında tespit edilememesi
kalıcı hasara ve işitme kaybına neden olabiliyor. Bu durum küçük çocuklarda dil
gelişiminde gerilemeye ve daha büyük çocuklarda ise derslerde öğrenme zorluğuna
yol açabiliyor. memorial Ankara Hastanesi Kulak Burun Boğaz Bölümü’nden Prof.
Dr. Mustafa Cem Özbek, orta kulak iltihabı hastalığı, tedavi yöntemleri ve
etkileri hakkında bilgi verdi.
Enfeksiyonun
sebebi bakteri ve virüsler
Orta kulak iltihabı veya
diğer adıyla akut otitis, kulak zarının hemen arkasında, hava ile dolu,
işitmeyle ilişkili küçük kemik yapıları içerisinde bulunduran orta kulağın,
genellikle bir bakteri veya virüs etkeni ile enfekte olmasıdır. enfeksiyon süresince ortaya çıkan iltihaplanma ve bununla ilişkili sıvı birikimi
dolayısıyla orta kulak iltihabı, genellikle kulak ağrısıyla kendini
göstermektedir.
Sıvı
birikimi sinsi bir şekilde ilerleyip kalıcı kulak hasarına sebep olur
Kış aylarının yaklaşması ve
okulların açılması ile birlikte solunum yolu enfeksiyonlarında yaşanan artış
sıklıkla okul çağındaki çocuklarda görülmektedir. Geçirilen solunum yolu
enfeksiyonlarına bağlı olarak çocukların orta kulakları da bu durumdan
etkilenmektedir. Orta kulak enfeksiyonunun ağrılı olması sebebiyle çocuklar
dertlerini anlatabilmekte ve tedavileri de gecikilmeden yapılabilmektedir.
Ancak kulakta sıvı birikimi şiddetli ağrıya sebep olmadığından dolayı sıklıkla
bu durum atlanabilir. Efüzyon denilen kulaktaki sıvı birikimi, çocuklarda zaman
zaman ortaya çıkan ve sürekli olmayan düşük seviyeli ağrı yaptığından dolayı bu
sorun sinsi bir şekilde ilerleyip kalıcı hale gelebilmektedir.
Çocuğunuz
söylenilenleri sıkça tekrar ettiriyorsa dikkat!
Ebeveynlerin solunum yolu
enfeksiyonu geçiren çocuklarının işitme ile ilgili sorunları olup olmadığını
dikkatlice gözlemlemesi gerekmektedir. Eğer hastalık sonrasında çocuk
söylenilenleri sıkça tekrar ettiriyorsa, “Ne, efendim, duymadım, tekrar söyle”
gibi sözcükleri sıkça kullanmaya başladıysa veya evde televizyonun sesini fazla
açıyorsa mutlaka bir kulak burun boğaz uzmanına götürülerek muayene ettirilmesi
gerekmektedir.
8
yaşından küçük çocuklarda daha çok görülür
Orta kulaktaki sıvı
birikimi sıklıkla 8 yaşından küçük çocuklarda ortaya çıkan bir sorun olmakla
beraber, daha ileri yaş grubundaki çocuklarda da görülebilmektedir. Özellikle
dil gelişimini henüz öğrenmekte olan küçük çocuklar sıkıntılarının ne olduğunu
tam anlayamadıklarından dolayı şikayetlerini de açıkça ifade edememektedir. Okul
çağına gelmiş çocuklar ise sıkıntılarını daha iyi anlatabilir.
Kulakta
değişik sesler ve tıkanıklık şikayeti yaratır
Sıvı birikimi olan
çocuklarda işitme kaybının yanı sıra, aralıklı ortaya çıkan ancak şiddetli
olmayan kulak ağrısı, çocukta kendisinin ve ebeveyninin anlam veremediği
huzursuzluk ve aşırı hareketlilik ortaya çıkmaktadır. Bununla birlikte çocuklar
sıklıkla kulaklarının tıkanık olduğundan ve garip sesler duyduklarından
yakınmaktadır.
İşitme
kaybı çocukların eğitiminde gerilemeye sebep olur
Orta kulak enfeksiyonu ve
kulakta sıvı birikimi zamanında tespit edilemezse, işitme kaybı nedeniyle küçük
çocuklarda dil gelişiminde gerileme, büyük çocuklarda ise okulda derslerde
öğrenme zorluğu ortaya çıkabilmektedir. Okulda öğretmenini ve arkadaşlarını iyi
duyamadığından çocukların eğitimlerinde gerileme yaşanırken, sosyal olarak da
içlerine kapanabilirler. Bununla birlikte sıvı birikimine bağlı olarak kulak
zarında incelmeler ve bu incelmelere bağlı olarak da zaman içinde zarın orta
kulağa doğru içeriye çökerek, içerideki kemikçiklere ve orta kulağa yapışması
gibi kulak sorunlarına neden olabilmektedir. Bir ileri aşamada ise kalıcı
işitme kayıpları da yaşanabilmektedir.
Tüp
protezler orta kulaktaki enfeksiyonun kurumasını sağlar
Kulaktaki sıvının tedavisinde
en önemli kriter dikkatli takiptir. Gerektiğinde mikroskop ile kulak zarının
muayenesi dikkatlice yapılmalıdır. Eskiden kullanılan antibiyotiklerin ise
günümüz sıvı tedavisinde yeri bulunmamaktadır. Ancak süre çok uzadığında ve
zarda kalıcı sorun olabilecek emareler ortaya çıktığında bir kür antibiyotik
verilebilmektedir. Bu süre içinde çocuğun yeni hastalık almaması ve özellikle
burnunun açık tutulması önem taşımaktadır. Süreç uzayarak birkaç ayı bulduğunda
veya zarda “retraksiyon” denilen çökmeler başladıysa, kulak zarına “tüp”
denilen kulağın havalanmasını sağlayan protezler takılmalıdır. Kulak tüpleri,
belirli bir süre kulağın havalanmasını ve orta kulaktaki enfeksiyonun
kurumasını sağlamaktadır. Eğer çocukta eşlik eden geniz eti büyüklüğü de varsa,
geniz etinin alınması hem çocuğun daha rahat nefes almasına, hem de tüp dışarı
atıldıktan sonra orta kulakta yeniden sıvı birikiminin önlenmesine yardımcı
olmaktadır.