SANKO
Üniversitesi Sani Konukoğlu Uygulama ve Araştırma Hastanesi Beslenme ve Diyet
Uzmanı Ece Erözgür, “Okul öncesi ve okul çocuklarına uygulanan beslenme
programlarının, büyüme-gelişmeyi sağlama yanında, yaşam boyu sağlığı korumayı,
hastalık risklerini azaltmayı, hatta önlemeyi de hedeflemesi gerekir” dedi.
Okulların
eğitime başlaması öncesinde çocukların beslenme alışkanlıkları ile ilgili
önerilerde bulunan Erözgür, beslenmenin yaşamın en temel gereksinimi olduğunu söyledi.
Erözgür,“Yeterli ve dengeli beslenme insan yaşamı boyunca fizyolojik gereksinimlerin
yanında psikolojik ve sosyolojik gereksinimlerin karşılanması için de çok önemlidir”ifadelerine yer verdi.
Çocukluk
döneminin, yetişkinlik için temel oluşturan pek çok alışkanlığın geliştiği
dönem olduğunu anımsatan Erözgür, bu dönemde yeterli ve dengeli beslenme sağlanırken
sağlıklı beslenme alışkanlıklarının kazandırılmasının önemine dikkat çekti.
“Bir
çocuğa en sevdiği yiyecekleri sorduğunuzda kola, jelibon veya tüm meyve ve
sebzeler cevabını da alabilirsiniz” diyen Erözgür, şöyle devam etti:
“Okul
öncesi ve okul çocuklarına uygulanan beslenme programlarının, büyüme-gelişmeyi
sağlama yanında, yaşam boyu sağlığı korumayı, hastalık risklerini azaltmayı,
hatta önlemeyi de hedeflemesi gerekir. Bu hedefe ulaşmak ise çocuğun beslenme
alışkanlıklarını, ağız tadını, tercihlerini göz ardı etmeksizin, yaşına uygun
türde ve miktarda besin seçimi ile mümkündür.
Aile
çocuğun yemek alışkanlığı geliştirmesinde en etkili ortamdır. Ayrıca, çocukta
ilk öğrenme yakın çevresindeki bireyleri taklit etme biçiminde olur. Okula
başladıkları dönemde arkadaşlarıyla yemediği yemekleri artık tüketebilir;
sevdiği yemeklerden uzaklaşabilir. Bu noktada zorlanmamalı evde yine yemek
önüne konmalı hep birlikte yemek yerken yine yemezse yaklaşık 20 dakika
bekleyip yemek alınmalıdır.
Vitamin
ve mineraller sağlıklı beslenmenin olmazsa olmazlarındandır. Eksiklikleri,
vücutta farklı hastalık ve bozukluklara sebep olmaktadır. Vitaminler için temel
kaynaklar sebze ve meyvelerdir. Mineraller ise yapıcı ve düzenleyici göreve
sahiptir. Çocuklarınızın beslenmesini, büyüme ve gelişmesinde önemli yere sahip
olan demir, çinko, D ve A vitamini kaynakları ile destekleyin. Beslenmesi ile
karşılayamadığınız durumlarda vitamin ve mineral desteklerine başvurun.”
BALIĞIN
ÖNEMİ
Çocukların
haftada 2-3 porsiyon balık tüketmesi gerekliliğini anlatan Erözgür, “Eğer bu
tüketimi çocuğunuz sağlayamıyorsa her gün bir kapsül balık yağı desteği
kullanın. Omega-3 çocuklarınızın bilişsel performansını, matematik zekâsını ve
okuma-yazma becerisini arttırarak başarılı bir dönem geçirmelerine katkıda
bulunuyor” diye konuştu.
ÇOCUK
BESLENME PİRAMİDİ
Çocuk
Beslenme Piramidi ile ilgili bilgiler veren Erözgür, şunları kaydetti:
“ABD
Tarım Bakanlığı tarafından çocuklarda sağlıklı beslenmeyi teşvik etmek üzere
tasarlanan ve günlük yiyecek seçimlerine yönelik genel bir rehberdir. Ortalama
değerler şu şekildedir;
Okul
öncesi dönemde (2-6 yaş) 2-3 porsiyon süt grubu, 2 porsiyon et grubu, 6
porsiyon tahıl grubu, 2-3 porsiyon sebze, 2 porsiyon meyve, 1-2 tatlı kaşığı
şeker, 4-5 tatlı kaşığı yağ olacak şekilde planlanmıştır.
Okul
döneminde (7-11 yaş) 3 su bardağı süt grubu, 3 porsiyon et grubu, 6-11 porsiyon
ekmek grubu, 3 porsiyon sebze, 3 porsiyon meyve, 4-5 tatlı kaşığı yağ olacak
şekilde piramitte yer almıştır.”.
ERGENLİK
DÖNEMİ
Ergenlik
döneminin, bebeklikten sonra büyümenin en hızlı gerçekleştiği önemli bir dönem
olduğuna vurgu yapan Erözgür, sözlerini şöyle süğrdürdü:
“Bu
dönemde büyüme özellikle 11-16 yaş arası boy ortalama 10-30 cm uzamakta, daha
sonra yavaşlayarak 18-20 yaşına kadar sürmektedir. Kızlarda salgılanan
hormonlar vücut yağ dokusunu arttırırken, erkeklerdeki hormonlar kas kitlesini
arttırmaktadır. Böylece iki cinsin vücut yapısı farklılaşmaktadır.
Ergenlerin
maksimum büyüme potansiyellerine erişebilmeleri için beslenme çok önemli bir
faktördür. Yetersiz beslenen ergenlerin genetik potansiyellerini
yakalayamadıkları belirtilmektedir.
Bu
dönem fiziksel değişikliklerin yanı sıra, bilişsel ve duygusal açıdan da
değişiklikler yaşanır. Gençler vücut biçimleriyle aşırı ilgilenmeye başlar,
vücut ağırlığı ve şekline ilişkin gerçekçi olmayan beklentiler, medyanın
etkisi, yaşıtları ve daha birçok neden ergenlerin beslenme davranışlarını
etkiler ve beslenme sorunlarına yol açabilir. Yanlış diyetlerle sağlıklarını
çöpe atmayın.”
ÖNERİLER
Erözgür,
çocukların beslenme alışkanlıkları ile ilgili olarak şu önerilerde bulundu:
“1. Kahvaltı
alışkanlığı kazandırın, sabahları iştahı olmuyorsa okulda hocasıyla görüşüp
kahvaltı takibini yapabilirsiniz.
2. Her
öğün dengeli bir tabak oluşturun. Servis tabağını dörde bölüp tahıl, süt, et ve
sebze grubunu tüketmesini sağlayın.
3. Okulda
kek meyve suyu alışkanlığını süt meyve şeklinde değiştirebilirsiniz.
4. Ödül-
ceza yöntemlerinden uzak durun.
5. Fazla
kiloları olduğunu düşünseniz bile elinden ekmeği almayın.
6. Boy-
kilo, kan değerleri kontrollerini yaptırmayı unutmayın.
7. Çocuklarınızı
yağlı, asitli, şekerli besinlerle tanıştırmayın.
8. Fast
food tarzını evde sağlıklı hale getirmeye çalışın. Ev yapımı hamburger, pizza,
ev yapımı soğuk çay ve limonata gibi.
9. Okulda
uygun yemekler bulamıyorsanız beslenme çantası oluşturun.
10.Fiziksel
aktiviteye dikkat edin. Günümüz problemlerinden biri de çocuklarımızın
hareketinin az olmasıdır. Haftada 1-2 gün sevdiği bir spor dalını seçmesine
izin verin.
11.Yiyecekleri tabağına gereksinmesinden
fazla koymayın.
12.Unutmayın şu an sizi örnek alıyorlar, o
yüzden siz de tabağınızı en doğru şekilde planlayın.”