Hissedilen hava
sıcaklığının 40 derecenin üstüne çıktığı sıcak yaz günleri, kalp krizini
tetikliyor. Yaz aylarında vücudun ısı dengesinin bozulmasıyla kalbin iş yükü
artıyor ve özellikle kalp hastaları bu dönemlerde ciddi problem yaşıyor. KSÜ
Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilm Dalı Dr. Öğretim Üyesi Ünal Öztürk,
vatandaşlara sıcak yaz günlerinde yapmaları gerekenler ve yapmamaları
gerekenler konusunda uyarılarda bulundu.
GÜNEŞ ÇARPMASI DEDİĞİMİZ OLAY ASLINDA HİPERTERMİ
Dr. Öğretim Üyesi
Ünal Öztürk, güneş çarpmasıyla ilgili konuşmasında şu ifadelere yer verdi:“Sıcaktan en çok etkilenen gruplar genelde bebekler, çocuklar, yaşlı insanlar
ve kronik rahatsızlığı bulunan kişiler. Güneş çarpması dediğimiz olayda
biliyorsunuz insanların belli bir vücut sıcaklıkları vardır. Bu vücut
sıcaklığının belli bir ısının altına düşmesine biz hipotermi diyoruz. Vücut
sıcaklığının daha fazla artmasına da hipertermi diyoruz. Aslında halk dilinde
sıcak çarpması olarak bildiğimiz olay. Tabii bunları kolaylaştıran sebeplerde
vardır. Biz sıcaklardan klimalı ortamlarla, üzerimizdeki kıyafetleri daha hafif
giyerek korunmaya çalışıyoruz. En önemli şeylerden birisi de aşırı miktarda
sıvı tüketiyoruz. Bu sıvı su olabileceği gibi çeşitli meşrubatlarda olabilir.”
KRONİK HASTALAR DİKKAT
“Özellikle ileri
yaş gurubunda hiper tansiyonu olan hastalar, daha önce kalp rahatsızlığı olan
hastalar, bu hastalıklara bağlı olarak ta kullandığımız ilaçlar dahi sıcakları
etkileyebiliyor. Bu ilaçların yan etkilerini de daha fazla görmemize sebebiyet
verebiliyor. Bunun için belli hasta gruplarında özellikle yazın insanlarımız
hekime gitmeyi aksatabiliyorlar. Buna bağlı olarak havaların sıcak gitmesiyle
de ilgili olarak kullandığı ilaçların yan etkilerini daha fazla görebiliyorlar
ve bize başvurduklarında geç kalmış da olabiliyorlar. Havaların çok sıcak
olduğu dönemlerde kardiyovasküler hastalığı olan ileri yaştaki doktorlarına
daha fazla müracaat etmelerini, ilaç dozlarının ayarlanması, ileride olabilecek
negatif sağlık yan etkilerini azaltmasında faydalı olacaktır diye düşünüyorum.
Özellikle tansiyon hastalığı olanlar, kalp yetmezliği olanlar, sıcak dönemlerde
çok daha fazla etkileniyorlar. Kalp yetmezliği olan hastaların beslenmesinden
tutun kullandığı ilaçlara kadar çok sıkı kontrol edilmesi gerekiyor. Güneşin
aktif olduğu dönem dediğimiz 10.00’dan 15.00’a kadar olan bölümde kesinlikle
dışarıya çıkmasınlar. Mümkün olduğu kadar aza indirgesinler.”
ÇOCUKLARI GÜNEŞTEN KORUMAMIZ GEREKİYOR
“Tabii birde
çocuklar var. Biliyorsunuz çocuklarımız yaz döneminde oyuna çok düşkün
oluyorlar. Oyunlardaki hareketle çocuklardaki sıvı kaybı çok daha fazla oluyor.
Birde çocuklar kontrol edilemezse sıcak, soğuk aramazlar. Kendilerini oyun
alanlarına atıp, aşırı hareketten dolayı hem vücut ısılarını arttırırlar hem de
sıvı miktarını düşünmedikleri içinde sıkıntı yaşayabilirler.”
AŞIRI SICAKLAR KALP KRİZİNİ TETİKLEYEBİLİYOR
“Aşırı sıcaklar
kalp krizini tetikleyebiliyor. Kardiyovasküler sistemimiz aslında sıvıdan
oluşuyor. Bu sıvının belli bir oranda akışkan olması gerekiyor. Bizi verdiğimiz
kalp ilaçlarının birçoğu kalbi sulandırmak için. Yani amaç pıhtılaşmayı
engellemek. Aşırı sıcaklarda yeteri kadar sıvı tüketimimiz olmadığı zaman
kanımızın pıhtılaşmaya eğilimi artar. Buna bağlı olarak kanın akışkanlığı
zayıflayabilir ve özellikle risk grubu hastalarda bu akışkanlığı iyice bozarak,
krizin bir tetikleyicisi olabilirler. Kullandığımız bazı ilaçlar bizim vücuttan
sıvı kaybetmemize neden olabiliyor. Özellikle kalp yetmezliğinde kullanılan
idrar söktürücü ilaçlarımız vardır. Bu alınacak ilaçların vücudun ihtiyacına
göre ayarlanması lazım. Yazın bu ihtiyaç çok daha azalacağı için hastalarımız
eski dozlarla bu ilaçları kullanırlarsa böbreklerinde ciddi bozulmalara neden
olabilir.”