Bilim insanlarının tedavisi için üzerinde
çalıştığı kanser hastalığı, günümüzün en önemli sağlık sorunlarının başında
geliyor. Dünyada her yıl 18,1 milyon kişiye kanser tanısı konarken, 9,6 milyon
kişi de kanser nedeniyle yaşamını yitiriyor. Türkiye’de ise her yıl 170 bin
kişinin kansere yakalandığını ve yaklaşık 150 bin kişinin hayatını kaybettiğini
belirten Anadolu Sağlık Merkezi Onkolojik Bilimler Koordinatörü, Medikal
Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Necdet Üskent, “Türkiye’de erkeklerde akciğer,
prostat, kolon ve mide kanseri daha sık görülürken, kadınlarda meme, tiroid,
kolon ve mide kanserleri daha sık görülüyor. Dünyada ise sırası ile en
fazla görülen kanserler akciğer, meme, prostat ve kolo-rektal kanserler. En
fazla ölüme neden olanlar ise sırasıyla akciğer, kolo-rektal, mide ve karaciğer
kanserleri” dedi. Prof. Dr. Necdet Üskent, kanserden korunma yolları ile ilgili
bilgiler verdi.
Sigaradan uzak durulmalı: Sigara
içerisinde 4000’in üzerinde zararlı kimyasal bulunuyor. Bu kimyasallar DNA’ya
zarar vererek önemli genlerde değişikliğe neden oluyor. Kanser hücreleri
vücutta gelişerek hızla ve kontrol dışı çoğalarak kansere neden oluyor.
Akciğer, yumurtalık kanserleri, bazı lösemi türleri, ağız, gırtlak, üst yutak,
burun ve sinüsler, yemek borusu, karaciğer, pankreas, mide, böbrek, mesane,
rahim ve bağırsak kanserleri doğrudan sigara kullanımı ile ilgili.
Şeker doğal yiyeceklerden karşılanmalı: Vücutta kanser
hücreleri dahil, tüm hücrelerin şekere ihtiyacı var. Şekerin neden olduğu aşırı
kilolar, bel çevresindeki yağlanma ve obezite de kanseri tetikleyen en önemli
faktörler arasında. Şeker sebze ve meyvelerden karşılanmalı. Çocuklara küçük
yaşlardan itibaren sağlıklı beslenme alışkanlığı kazandırılmalı, sağlıklı
atıştırmalıklar özendirilmeli. Fazla yağlı ve şekerli gıdaların tüketilmesinin
kanserle ilişkili olduğu kanıtlanmış. Şekerli gıdalar vücutta enflamasyonu da
(iltihap) artıyor. Kanserin kökeni olan enflamasyon, kanser hücrelerinin
çoğalmasına da neden oluyor.
Yağlı yiyeceklerden uzak
durulmalı: Kızarmış yiyecekler, yağlı etler ve diğer yüksek yağ oranlı yiyecekler daha
az tüketilmeli. Günde en az 5 tane meyve ve sebze yenmeli, özellikle yeşil
yapraklı ve yüksek C vitaminli besinler, turunçgiller tüketilmeli. Yulaf gibi
tahıllar ve haftada 2 kez balık tüketilmeli. Ayrıca ailesinde kanser vakaları
olanlar beslenmesine dikkat etmenin yanı sıra düzenli taramalarını da ihmal
etmemeli.
Hareketli yaşam tarzı benimsenmeli: Egzersiz kanser,
diyabet, tansiyon, kalp hastalıkları gibi hastalıkların görülme riskini
azaltıyor. Düzenli egzersiz metabolizmayı olumlu etkileyerek, bağışıklık
sistemini güçlendirerek, fazla kiloları yok ederek ve stresi azaltarak kanser
riskini azaltıyor. Metabolik sorunlar, bağışıklık sisteminin zayıflaması ve
fazla kilolar da kansere yol açan başlıca nedenler arasında. Çağımızın
çocukları çok hareketsiz, parklarda bahçelerde oynamak yerine, televizyon,
bilgisayar ya da tablet karşısında oturuyorlar. Haftada 5 gün 30 dakika
yürümeyle kolon kanseri ve meme kanseri riski yüzde 30-40 oranında
azaltılabiliyor.
Sebze ve meyveler iyi yıkanmalı: Sebze ve meyveleri iyi
yıkamak, tuzlu ve sirkeli suda bekletmek yiyeceklerin
kimyasallarını/ilaçlarının arındırılmasında oldukça önemli.
Elektronik cihazlar: Dünya Sağlık
Örgütü’nün yaptığı, 14 ülkeden 31 bilim insanının katıldığı kapsamlı
araştırmaya göre cep telefonu beyin kanseri riskini artırıyor. Araştırmada bir
beyin kanseri tümörü olan gliomanın oluşum riski, kablosuz sistem kullanımıyla
artarken, cep telefonu kullanılırken mutlaka kulaklık kullanılması önerilerek
telefonun yastığın altına ya da başucuna konarak uyunmaması gerektiği
belirtiliyor.
Stresten uzak durulmalı: Birçok kanser
türü, bağırsak hastalıkları, tansiyon, diyabet ve kalp hastalıklarının strese
bağlı olduğu bilimsel olarak da kanıtlamış durumda. Kanserden ve diğer
hastalıklardan korunmak için stresle mücadeleyi ve stresi biraz daha hafif
yaşamayı öğrenmek önemli. Fiziksel aktivite, egzersiz, meditasyon, yoga, müzik
terapisi gibi yöntemlerden faydalanılarak stres azaltılabilir.
Obeziteye karşı önlem alınmalı: Fazla kilolu ve
obez kişilerde özellikle menopoz sonrası meme kanseri, bağırsak kanseri, rahim
kanseri, yumurtalık kanseri, yemek borusu kanseri, pankreas kanseri, böbrek
kanseri, prostat kanseri, mide kanseri ve safra kesesi kanseri riskinin arttığı
görülüyor. Araştırmalar fazla kilo ve obezitenin kanseri tetiklediğini
gösteriyor. Östrojen ve insülin de dahil olmak üzere, bu hormonların
bazılarının yüksek düzeyde olması belirli kanserlere yakalanma riskini
arttırabiliyor. Araştırmalar, obezite ve fiziksel aktivite yetersizliğinin
yüzde 20-25 oranında özellikle meme, kolon ve yemek borusu kanserlerine
yakalanma riskini artırdığını gösteriyor. Obezite ayrıca karaciğer ve rahim
kanseri riskini de yüzde 20-30 oranında artırıyor.
Kaliteli uyku uyunmalı: Düzensiz ve
kalitesiz uykunun hormonlar ve metabolizmayı olumsuz etkiliyor. Uyku sırasında
vücut için fayda sağlayan birçok hormon salgılanıyor. Uyku bozuklukları hem
fiziksel hem de ruhsal pek çok hastalığı tetiklediği gibi kanser riskini de
artırabiliyor.
Mikrodalga fırınlarda kullanılan kaplara
dikkat edilmeli: Mikrodalgaların, yiyeceklerin yapısını bozduğu ve yiyeceklerdeki
besin değerlerini oldukça azalttığı iddia ediliyor. Böylece vücuda alınan
vitaminlerin değeri bozuk veya değişmiş oluyor. Bu da zamanla kansere yol
açabiliyor. Mikrodalga fırını kullanırken kullanılan
kapların mikrodalgaya uygun olmasına özellikle dikkat edilmeli.
11:00-16:00 saatleri arasında güneşe
çıkılmamalı: Güneş, cilt kanseri riskini artırıyor. Özellikle de güneş ışınlarının, çok yoğun ve kanserojen etkiye sahip oldukları 11:00-16:00
saatlerinde güneşe çıkmamakta yarar var. Cilt tipine uygun, yüksek koruma
faktörlü güneş kremlerini kullanmak önemli.
Eskimiş tavalar kullanılmamalı: Eskimiş,
çizilmiş teflon tavaların kullanılmamasında fayda var. Ancak kaliteli, yüksek
standartlarda üretilmiş tavalarda risk olmadığı belirtiliyor.
Cam ya da ahşap mutfak malzemeleri tercih edilmeli: Plastik, kanserojen maddeler içerir. Bunun yerine cam ya da tahta ürünler kullanılmalı. Ancak artık çok kaliteli plastik ürünler var
ve bunlar fırına hatta mikrodalgaya bile girebiliyor.