Hayatı etkileyen önemli duygulardan biri olan kıskançlık, dozu
ayarlanmadığında ilişkilerin katili olabilir. Elinde olanı kaybetmeme
kıskançlığının kişinin kendine olan güvensizliğini gösterdiğini belirten uzmanlar,“Sana güveniyorum ama çevrendekilere güvenmiyorum” söyleminin aslında“Ben sana
da güvenmiyorum” anlamına geldiğini söylüyor. Kıskançlığın en patolojik halinin
Othello Sendromu olduğunu belirten uzmanlar, terapi desteği alınmasını
öneriyor. Uzmanlar, hasetlikten farklı olan imrenmenin ise patolojik bir yönü
olmadığını belirtiyor.
Üsküdar Üniversitesi
NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Mahir Yeşildal,
kıskançlık duygusunun iki farklı boyutu bulunan ve hayatı etkileyen önemli
duygulardan biri olduğuna dikkat çekti.
Kıskançlık duygusunun iki
farklı boyutu olduğunu, bunlardan birinin “elinde olan şeyi kaybetmeme korkusu
üzerine kurulu kıskançlık”; diğerinin ise “başkasında olanın kendisinde
olmasını isteme kıskançlığı” olduğunu kaydeden Psikiyatri Uzmanı Mahir
Yeşildal, şunları söyledi:
İmrenmenin
patolojik tarafı yok
“Elinde olanı kaybetmeme
kıskançlığı kendine güvensizliği gösteriyor. Bu durum, değersizlik ve
çaresizlik duygularını getiriyor. Başkasında olup kendisinde de olmasını
istemek haset dediğimiz hadisenin de öncülüğü ilk adımı. Bende yoksa onda da
olmasının ilk adımı bu. Başkasında olan bir özelliğin ya da nesnenin kendisinde
de olmasını istemeye ise gıpta yani imrenme denir. Bunun patolojik bir yönü
yoktur. Ben de yoksa başkasında da olmasın düşüncesi haset dediğimiz bir
hadiseyi tetikliyor.”
Seven
insan kıskanır anlayışı hayatı cehenneme çevirebilir
Kıskançlık duygusunun ikili
ilişkileri büyük ölçüde etkilediğini belirten Psikiyatri Uzmanı Mahir Yeşildal,“Eşler arasında ilişkiyi ele alalım. ‘Sevgilim, ben sana güveniyorum da çevreye
güvenmiyorum. Senin yanlış yapmayacağını biliyorum ama çevrede çok değişik
insanlar var ‘ şeklindeki sözler, dışardan bakıldığında ‘Seven insan kıskanır,
dozunda kıskançlık iyidir’ gibi bir algıyla karşılanıyor. Toplum içinde kabul
görmüş bir anlayış. Bu tür sözlerin hayatı cehenneme çevirme yönünde önemli bir
basamak olduğu kanaatindeyim. Bu sevgiliniz, eşiniz ya da arkadaşınız olabilir.
'Sana güveniyorum ama çevrendekilere güvenmiyorum' demenin Türkçesi aslında
'Ben sana da çok güvenmiyorum' demektir” diye konuştu.
Çok kontrollü, kıskançlık
dozu yüksek ilişkilerin iki tarafa verdiği zararlara değinen Psikiyatri Uzmanı
Mahir Yeşildal, “Sevgiliniz ya da eşinizin Instagram şifresini isteyip ona
yazılan mesajları kontrol etmeyin sakın. Kendini bilen insan kendini
taşıyacaktır zaten. Eş ya da sevgililik hayatında her iki tarafın karşılıklı
olarak birbirinin hayatını zehir etmeye, başkasının hayatı üzerinde hükmetmeye
hakkı yoktur” dedi.
Kıskançlığın en patolojik
formunun Othello Sendromu olduğunu kaydeden Psikiyatri Uzmanı Mahir Yeşildal,
şunları söyledi:
“Othello Sendromu’nda
ortada hiçbir şey yokken, hiç bir somut veri yokken, kişinin telefonuna o an
cevap verememesi, gittiği yerden daha önce söylediği saatten 3 dakika daha geç
dönmesi, kıyafetinde bir saç teli bulunması, kişiyi bir şüpheye değil bir kanaate
sevk eder. Othello Sendromu’nda kadının üzerinde kısa bir saç teli varsa adam
için kadın onu kesin aldatmış demektir. Bu sütçü bile olabilir. Bakkal da
olabilir, sevgilisi de olabilir, başka bir şey de olabilir. Othello
Sendromu’nda adam için eşinin bir erkeğin fotoğrafını beğenmiş olması kesin bir
delildir.”
Cinayetlerin
altındaki neden: Othello Sendromu
Othello Sendromu’nun çok
dikkat çeken bir rahatsızlık olmadığını kaydeden Psikiyatri Uzmanı Mahir
Yeşildal, “Kişinin işlevselliği sadece eşi ya da sevgilisiyle ilgili o kısıtlı
alanla kalmıştır, o kısıtlı alanda bozulmuştur. Bu kişiler doktor, avukatlık ya
da ev hanımı olabilir. Ama ikili ilişkilerde her gün kavga, her gün gürültü,
sevdiği kişiye hayatı zehir etme durumu vardır. Oldukça ciddi bir tablodur.
Bazen gazetelerin üçüncü sayfalarına yansıyan 'cinnet getirdi' haberlerinin bir
kısmında patolojik kıskançlık vakaları vardır. Kadın cinayetlerinin bir
kısmının altında Othello Sendromu vardır. Adama göre kadın boşanmak istediyse
bunun gerekçesi şiddet ya da geçimsizlik değil mutlaka aldatmadır. Bu vakaların
mutlak suretle psikolojik tedavi görmesi gerekir” uyarısında bulundu.
Terapi
desteği alınmalı
Yoğun kıskançlık duygusu
yaşayan kişilerin eşini ya da sevgilisini sosyal medyadan takip etmesinin
kişiyi depresyona sürüklediğini kaydeden Psikiyatri Uzmanı Mahir Yeşildal,“Kendini hüzünlü, çaresiz, değersiz, mutsuz hissediyor. Karşı tarafı sıkarak
kontrolü ele alarak, gittiği her yeri bilmeye çalışarak, arkadaşlarını
belirlemeye çalışarak hayatı zindan ediyor. Böyle bir sevgi maalesef olamaz. Bu
tip kıskançlık durumlarında da en azından bir terapi desteği almak gerekiyor.
Hayat böyle geçmez. Toplum içerisinde dile getiren dozunda kıskançlık, seven
insan kıskanır sözlerinin her zaman masumiyet ve sevgiyi ifade etmeyeceğini
vurgulamak istiyorum” diye konuştu.