En evvel belirteyim,
ben diplomat değilim ve dış politikadan anlamam. Ben bir meslek etiği
eğiticisiyim ve hasbelkader 10-15 yıldır “kamu görevlileri etik ilke ve kurallar ile
meslek etiği” konusunda seminer ve eğitim sunmaktayım.
Zaten bu yazımda da, konuyameslek
etiği noktasından yaklaşacağım.
Gerçi o on Büyükelçinin
“ahlaksızlık ve etik dışı” davrandıklarını
belirlemek için “meslek etiği”hocası olmaya da lüzum yok.
“O on Büyükelçi dış politika yapmıyor ki, resmen
iç politika yapıyorlar.”
İşte bu noktadan bakan
bir kişi, Ülkemiz aleyhine casusluk ve darbeye teşebbüs suçlamasıyla tutuklu
bulunan Osman Kavala adlı sözde bir işadamı hakkında “serbest bırakılsın çağrısı”
yapan on Büyükelçi’nin açıktan açığa densizlik, hadsizlik ve ahlaksızlık
yaptığını anlar.
Yani konunun dış
politika ile alakası yoktur. Konu iç politikadır.
Bir büyükelçi, dış
politika yapmıyor ve gittiği Ülkede iç politikaya karışıyorsa, o büyükelçi
ahlaksızlık yapıyordur. Evet, bu husus bu kadar
açık ve nettir.
Şimdi o on büyükelçiye
ders niteliğinde kamu görevlileri etik ilke ve kuralları ile meslek etiği
hakkında bilgi verelim.
Evet, onlara yani o on
Büyükelçiye, (Ülkenin Büyükelçileri olduğunu da yazalım), ABD,
Fransa, Almanya, Hollanda, İsveç, Norveç, Finlandiya, Danimarka, Kanada ve Yeni
Zelanda'nın büyükelçilerine
buradan “meslek etiği” dersi verelim. Haydi vazgeçtik kamu görevlileri ilk ve
kurallarını anlatmaktan vazgeçtik. Adamlar kendi Ülkelerini düşünselerdi öyle
açıklama yapmazlardı. Kendi Ülke kamuoyunu zor durumda bıraktıkları için
onlara, “kamu görevlisi” olduklarını hatırlatacaktım. Onu bahsetmekten
vazgeçtim.
Biz
konuya meslek etiği açısından bakalım. Şimdi burada bir meslek etiği tanımı
yapalım.
İyi
okuyun ey on Büyükelçi!
Meslek Etiği: İş
hayatında bir meslek mensuplarının davranışlarını yönlendiren, onlara yol
gösteren, kılavuzluk eden etik prensipler ve standartların toplamına meslek
etiği denilir. Ya da mesleki etik denilir. Meslek etiği, belirli bir
meslek grubunun mensuplarına belli kuralları yerine getirmeleri ve belli
davranışları göstermeleri, belirli davranışlardan kaçınmaları için içsel
zorlama, kişisel eğilimleri sınırlamaya, iyi, güzel ve doğru davranmaya
zorlayan kurallar ve standartlardan oluşur. Meslek etiği, bu standart ve
kurallara uymayan ve yetersizlik ve ilkesizlik içinde olan üyeleri meslekten
dışlayan yaptırımlar içerir. Ayrıca,
mesleki rekabeti düzenler ve hizmet ideallerini korumayı hedefler.
Bir
de fazladan o on Büyükelçiye Yönetsel Etik dersi vereyim.
Yönetsel etik, yönetim alanında, doğru davranışlara ulaşmak
için gerekli olan ilke ve standartları ifade etmektedir. Yönetsel etik, bir yandan kamu
yöneticilerinin ahlak dışı davranışlarda bulunmamaları ile ilgilenirken, diğer
yandan yöneticilerin karşılaştıkları çıkar çatışmaları ve ikilemlerin çözümünde
onlara yardımcı olacak ilke ve standartların oluşturulmasıyla ilgilenmektedir.
Meslek etiğini açıklamaya devam edelim.
Meslek etiği, belli bir mesleği icra edenlerin
benimsediği davranış ilkeleridir.
Meslek etiğini kendi içinde bölümlere ayırmak
mümkündür:
¤ Tıp etiği
¤ Bilim etiği
¤ Basın etiği
¤ Ticaret etiği
¤ Yargı etiği
¤ Eğitim etiği
¤ Yönetim etiği
¤ Sanat etiği
¤ Denetim etiği
¤ Diplomasi Etiği
¤ Ve benzeri mesleklere ait etik ilke ve kurallar.
Belki dikkat etmediniz, “diplomasi etiğini tam
onuncu sırada” yazdım. On Büyükelçinin aklında daha fazla kalsın diye onuncu
sırada yazdım.
Meslek etiğini anlatmaya devam ediyoruz. Çünkü o on
Büyükelçinin kafası kalın olabilir. Anlamayabilir.
Biz anlatalım.
Meslek etiği, hem mesleğin icra edildiği toplumun
genel etik değerlerinden, hem de o meslekle ilgili evrensel kabul görmüş belli
bazı ilkelerden etkilenmektedir.
Meslek etiğinde bazı melek dallarına göre önem
taşıyan ilke ve kuralları da birkaç örnekle yazalım.
¤ Tıp etiği gereği doktor hasta mahremiyetine riayet
etmelidir.
¤ Bilim etiği gereği akademisyenler bilgi hırsızlığı
yapmamalı, yazılarında ve tüm akademik çalışmalarında dipnot vermelidir.
¤ Basın etiği gereği gazeteciler haberde görüntü ve
isim verirken mağduriyet oluşturmamalıdır.
¤ Ticaret etiği gereği tüccarlar karaborsa ve benzeri
stokçuluk yapamazlar.
¤ Yargı etiği gereği hakim ve savcılar taraf
tutamazlar.
¤ Eğitim etiği gereği öğretmenler hoşgörü, eşitlik ve
sevgi-saygı içerisinde çalışmalı ve öğrencilerine iyi örnek olmalıdır.
¤ Yönetim etiği gereği yöneticiler adalet ve
doğruluktan şaşmamalıdır
¤ Sanat etiği gereği sanatçılar toplumun örfüne saygı
duyarak, ahlaksızlık ve edepsizlik yapmamalıdır.
¤ Denetim etiği gereği müfettiş ve denetçiler tarafsız
ve hakkaniyet içerisinde çalışmalıdır.
¤ Diplomasi Etiği konsolos ve büyükelçiler bulunduğu
Ülkenin iç politikasına yönelik demeç ve açıklama vermekten hassaten
kaçınmalıdır.
Başka söze gerek var mı? İşte son maddede Büyükelçilerin meslek etiğinin
ilk ilke ve kuralı var. Bu kuralı ihlal eden Büyükelçilerin etik dışı
davrandıkları ve ahlaksızlık yaptıkları çok açıktır. Üstelik açıklamalarını yani, Osman
Kavala hakkındaki “serbest bırakılsın” açıklamasını fert fert, ayrı ayrı
gerçekleştirmiyorlar. Topluca ve bir belgeye imza atarak bildiri yayınlıyorlar
ki, bu durum, örgütlü ahlaksızlık ve örgütlü edepsizlik şeklinde
nitelendirilebilir ki, daha ağır bir meslek suçudur.
Sözü
uzatmayayım ve son bir kez daha yazayım: Ülkemiz aleyhine casusluk ve darbeye
teşebbüs suçlamasıyla tutuklu bulunan Osman Kavala adlı adam için “serbest
bırakın çağrısı” yapan o on Büyükelçi ahlaksızdır, edepsizdir. Çünkü
meslek etiğinin ilk kuralını çiğnemişlerdir.
Ahmet SANDAL