Hasbi
ve harbi insan sayısının gitgide azaldığı ve bölük bölük cemiyetler içerisinde
(yani mahalleler, topluluklar, beldeler, köyler itibariyle) sayısının neredeyse
iki elin parmak sayısını geçmeyecek kadar azaldığı bir ahvalde “hasbi
ve harbi olmak” diyorum.
Türk Dil Kurumu Sözlüğünde hasbi insan şöyle
tanımlanmaktadır. “Gönüllü olarak ve karşılık beklemeksizin çalışan kişi.”
Türk Dil Kurumu Sözlüğünde harbi insan şöyle
tanımlanmaktadır. “Doğru, yalansız, hilesiz, mert, temiz, güvenilir kişi.”
Hasbi insan, menfaatsiz davranan ve samimiyet içerisinde olan
kişidir.
Harbi
insan, duymak istediğinizi söyleyen (yani nabza göre şerbet veren) değil,
duyulması gerekenleri (yani gerçekleri söyleyen) insandır.
Hasbi
ve harbi insan güvenilir ve kendisine emanet teslim edilebilir niteliktedir. Bu
karakterdeki insan, Sevgili Peygamber Efendimizin (asm) şu tarifine uyan
insandır.
“Müslüman, elinden ve dilinden kimsenin zarar görmediği kimsedir.”
Bu tarifin zıttı da şudur. Bu zıt insan tarifini de Sevgili
Peygamberimiz (asm) açıklamaktadır.
“Münafığın alâmeti üçtür:
Konuştuğunda yalan söyler,
kendisine bir şey emanet edildiğinde ihanet eder, söz verdiği zaman sözünde
durmaz.”
Hasbi ve harbi insanda münafıklık alameti görülmez. Tam tersi
münafıklarda da hasbi, harbi, samimi ve ihlaslı bir hâl yoktur. Münafıklar
rüzgâra göre yön değiştirir. Hasbi insan, değil rüzgâr, fırtınalar ve
kasırgalar esse, asla ve asla yolundan vazgeçmez ve tavrını asla değiştirmez.
Bu durumda hasbi insan tam manasıyla ve kâmil bir şekilde
Müslüman bir kimsedir. Yazımın en başlarında, “günümüzde hasbi ve harbi insan
az sayıda kalmıştır” demiştim. Gerçek Müslüman da az kalmıştır. “Sözde
herkes Müslüman olsa da, özde Müslüman ancak hasbi ve harbi insanlar kadardır.”
Bu sözüm yanlış anlaşılmasın. Hasbi ve harbi olmakla Müslüman
olmayı eşit görmüyorum. Yalnızca ihlaslı Müslüman sayısının çok az olduğunu
ifade ediyorum. “Zaten ihlaslı insan da hasbi ve harbi insandır.”
Sözü uzatmayalım ve işin aslını söyleyelim: İhlaslı ve hasbi
insan, samimi insan, aynı zamanda harbi insandır. “Harbi insan senin hoşuna gidecek
sözü söylemez, gerçek neyse onu söyler.”
Ebu
Hüreyre’den rivayet edildiğine göre, Allah Resulü (asm) şöyle buyurmuştur: “Bizi
aldatan, bizden değildir.”
Hasbi
ve harbi insan, asla ve asla Bizi aldatmaz. Hasbi ve harbi insan Bizden’dir.
Elhamdülillah.
En
şanslı ve en bahtiyar kişi odur ki, dostları hasbi ve harbidir. Yani gerçekleri
söyler ve nabza göre şerbet vermez. Samimi davranır ve menfaat için yapmacık
şekilde davranmaz.
Dostlarımızın
hasbi ve harbi olmasını belki seçerek sağlayabiliriz. Gerçi hasbi ve harbi dost
bulmak zordur. Zor olsa da bu hedefe doğru ilerlemeliyiz. Ancak, dostlarımızın
hasbi ve harbi olanlardan seçmekten daha mühimi Bizlerin birer hasbi ve harbi
insan olmaya çalışmalıyız.
Gerçi
zor bir iş bu. Ancak zoru başardığımızda gerçek Müslümanlardan oluruz. Cenneti
kanmak da kolay değildir.
Yine
sözü uzattım diyorum ve asıl söylemek istediğim şudur diyorum:
“Ey Müslüman
hasbi ve harbi bir insan ol.”
İşte
asıl söylemek istediğim budur. Biliyorum sözü uzattım ve sağdan-soldan
konuştum. Ancak maksadım budur.
İnşallah
hepimiz de hasbi ve harbi birer insan oluruz. İnşallah hepimiz gerçek Müslüman
(hasbi ve harbi) oluruz. Öylece Cenneti kazanırız.
Bu dilek ve temennilerimle birlikte şu
şiirimi sizler arz ederim.
HASBİ VE HARBİ
Kurda
sormuşlar, "boynun niye kalın?"
Şu
cevap oldukça açık ve yalın.
“Kendi
işimi, hep kendim görürüm.
Her
daim kendi yolumda yürürüm.”
Elhamdülillah,
kula minnet etmem.
Hasbiyim,
menfaat için gitmem.
Gidersem
bir Allah için giderim.
Başa
gelir zaten neyse kaderim.
Dünya'da
her varlığın var nedeni.
Ruhunu
da bak, şişirme bedeni.
Harbi
olsa da davranışım, tavrım.
İkazlarım
şefkatimdendir Yavrum.
Hayatta
en zor olanı muhtaçlık.
İnsanları
hor görmektir alçaklık.
Kimisi
gül, kimisi diken eker.
Herkes
ettiklerini bir bir çeker.
Kim
söz dinler, kime ne söylesem boş.
Ecel
saatine doğru koş ha koş.
Neyi
götürür insan, en sonunda?
Sözü
anlar, akıl olsa odunda.
Nice
nice eylesem de tefekkür.
İnsana
gerektir, sabır ve şükür.
Olup
bitene hayretle bakarım.
İnşallah
dupduru temiz akarım.
İnşallah
dupduru temiz akarım.
Ahmet Sandal