Yüce Türk Milletinin başı sağolsun diyerek ölenlere Allah’tan rahmet, kalanlara sabır dilemekten başka ve Yüce Allah’ın sonsuz kudretinin karşısında hiç kimsenin, hiçbir zalimin cezasız kalmayacağı ve devletimizin, hükümetin bu karanlık güçler karşısında verdiği mücadeleyi yürekten desteklerken, gözümüzde ki at gözlüğünü çıkartarak, vuku bulan hadiselerin analizini yaparken, daha akılcı davranmak gerektiği kanaatindeyim.
Hemen her hadisenin sonucunda klasikleşmiş olan istifa çağrısı ve daveti kendilerini dev aynasında gören zümrelerin diline pelesenk olmuş iken neden üzüm yemek yerine bağcıyı dövme taraftarı olunur? Bunu anlamakta zorlanıyorum.
Elbette hayatın gerçekleri gereği bir takım aksaklıklar olacaktır. Önemli olan bu aksaklıklardan tecrübe edinerek bir sonrakilere mahal vermemek için klasik bir deyimle, yargısız infaz insansımızın en kolay ulaştığı çözüm noktası.
Mamafih yaklaşık 6 aylık bir süreden beri ülkemizin ateşler içersinde kavuran terör belası ile mücadelede çözüm sürecinde olduğu kadar bu bela ile mücadele konusundaki kararlığı, dik duruşu görmemek için kör olmak gerekir ki bazı kazanımlar için feda edilmesi gereken kayıplar olacaktır, olmuştur da. Mutlaka ateş düştüğü yeri yakıyor. Her ne kadar anladığımızı söylesekte o tarifsiz acıyı anlamamız hiç mümkün değil.
Gencecik fidanların bu vatan uğruna, bu aziz milletin geleceği ve refahı için toprağa düşmesi, kalanları acıya gark etmesinin izahı belli.
Apakçık herşey ortadayken almış eline deliyi kovalar veliyi hesabı sadece konuşmuş olmak için sadece beyanat vermek için amiyane tabirle “ popülist siyasetçi, gündemde kalma kaygısı” ile yapılan açıklama, kınama ve istifaya davet gibi absürt eylemlerin kendimizden başka kimseye zarar veremeyeceğini bilememek kadar cahil olmak sadece bize mi mahsus? Kendimce cevaplandıramadığım sorulardan birisi?
Buradan naçizane bu ülkeyi yönetmeye aday olan yerel ya da ulusal siyasetçilere seslenmek istiyorum. Millet olarak zor günler geçirmekte iken, sadece muhalefet yapmak adına lütfen devleti, mekanizmalarını daha da önemlisi hükümeti suçlayarak, bir sonuca varılamayacağı gibi Nasrettin Hoca misali bindiğimiz dalı kesmekten öte hiçbir sonuç alamayacağımızı bir kez daha hatırlatmak istiyorum…