Yüce ulusumuzun yıllar önce görmeyi, duymayı unuttuğu şehit haberleri ve acılarını yeniden yaşamaya başladı. Milletçe Başımız Sağolsun..
Maalesef ki; siyasi otoritelerin bu milletin bu vatanın bekası için ortak bir paydada da buluşamamaları ocaklarımıza düşen ateşi biraz daha harlamakta. Kime kızalım, hangisine kızalım, nasıl sitem edelim gibi bir sürü soru işretleri var iken bir de kardeş acısıyla yüreğinin yangının hafifletmeye çalışan insanlarımıza, sırf siyasi yalakalık uğruna, gündem değiştirmek adına takılan yaftalar yüreğimizin sızısını bir kat daha artırmakta..
Hal böyleyken ülkenin yangınına çareler aramak varken, koltuk sevdası yüzünden, ‘O’ olmasın da kim olursa olsun, ne olursa olsun mantalitesiyle devlet adamı olarak değil, devletçi zihniyetle şimdilik buraya kadar. Gelecek günler çok şeylere gebe… Hayırlısı olsun.
Gündemin diğer bir konusu ise maalesef siyasetçilik ve insanlık adına utanç verici ve hüzünlendirici. Yüce meclisin çatısı altında milletvekili olarak görev yapan isimlerin akla ziyan hareketlerle yeri, konumu, makamı her ne olursa olsun bir bayan, hanıma yapılan; adına ister iftira deyin, ister çamurluk deyin, ister ahlaksızlık deyin, hiç fark etmez tamamen izah dışı bir utanç göstergesi.
Bir anne –baba, ebeveyn olarak kendimizi o kızımızın baktığı açıdan bakarsak iğrençliğin boyutunu ancak görmüş oluruz. Ve bu durumda kendi adıma beddua bile etmeye değmez diyorum. Ayrıca bu benzer siyasetçileri bu tutumlarından dolayı kınıyor ve ilgili siyasi yöneticilerin bu durumla ilgili sessiz kalmalarını da protesto ediyorum.