Elbistan
Hükümet Konağı bahçesinde düzenlenen resmi bayramlaşma katılımcılara yönelik
konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, 2023’e kadar
Elbistan’ımızın her alanda hiçbir sorununun kalmayacağını belirtti. Pınarbaşı
sorununa da değinen Ünal bu konuda, “Pınarbaşı koruma altına alınacak” dedi.
Elbistan
Kaymakamlığı tarafından Kurban Bayramı dolayısıyla organize edilen resmi
bayramlaşma programı, Hükümet Konağı bahçesinde protokol üyeleri, siyasiler ve
vatandaşların geniş katılımı gerçekleştirildi.
Programın
açılış konuşmasını yapan Elbistan Kaymakamı Tuncay Akkoyun, “Kaymakamlığımızın
koordinesinde bütün vatandaşlarımızla bir aradayız. Cenab-ı Allah Kurban
Bayramı’nı sevgimizin, saygımızın artmasına, birliğimizin beraberliğimizin
artmasına vesile kılsın inşallah. Ülke olarak birliğimize, beraberliğimize,
kardeşliğimize, ülke olarak gelişmemize vesile olmasını diliyorum. Bayram
vesile ile tekrar vatanımız için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi
rahmetle anıyorum. Kıymetli gazilerimize sağlık ve huzur diliyorum. Hepinize
tekrar hayırlı bayramlar diliyorum” dedi.
Daha
sonra kürsüye davet edilen ak parti genel başkan yardımcısı mahir Ünal ise, son
7 yılda Elbistan’ın bütün ihtiyaçlarının karşılandığına işaret etti.
Elbistan’ın şuandaki en önemli ihtiyacının sürdürülebilir çevre olduğuna vurgu
yapan Mahir Ünal, Ceyhan Nehri’ndeki debi düşüklüğünü hatırlatarak şunları
söyledi: ü
“HAMDOLSUN HAYALLERİMİZİ GERÇEKLEŞTİRDİK”
“Hep
söylediğim bir şey var. Önce hayal kurmanız gerek. Hayal kurmadan bir şeyi
gerçekleştiremiyorsunuz. 7 yıl önce epey bir hayalimiz vardı. Hamdolsun
beraberce bu hayallerimizi gerçekleştirdik. Bizim bilmemiz gereken bir şey var.
Bir şehri geliştiremeye başladığınız zaman bunu sürdürülebilir kılmanız
gerekiyor. Yani bir şehir için bir şeyler yapıp; o yaptığınız şeylerle o şehri
bırakırsanız sürdürülebilirlik olmuyor. Gelişim ve değişim bir kere
başladığında bunun devam etmesi gerekiyor.
“PINARBAŞI’NI KORUMA ALTINA ALACAĞIZ”
7
yılda şehrin bütün ihtiyaçları karşılandı. Ama şu anda şehrin en önemli
ihtiyacı sürdürülebilir çevre. Yani su kaynakları. Çevrenini korunması.
Özellikle hem katı atıkların hem de diğer sıvı atıkların temizlenmesi ve şehre
yeniden kazandırılması. Yaklaşık 2 yıldan beri Ceyhan Nehri’nin kaynağı ile
ilgili sorun yaşıyoruz. Çevre Şehircilik Bakanlığımız bir inceleme yaptılar.
Öncelikli olarak Pınarbaşı’nı koruma altına alacağız. Oranın korunma altına
alınması gerekiyor. Dolayısıyla çevrenin korunması ve sürdürülebilir olması.
Birinci şart bu. Çünkü içinde yaşadığımız çevre bizim hem sağlığımızı hem de
şehrin sağlığını korur. O çevrenin üzerine kurulan şehrin de yaşanabilir bir
çevre olması gerekir.
“ŞEHRİN TARİHİ DOKUSUNU KİŞİLİĞİNİ KORUMAK GEREKİYOR”
Sağlık,
eğitim, ulaşım hizmetleri ile yaşanabilir bir şehir olması gerekiyor. Yeterli
mi? Hayır. Şehrin tarihi dokusunu, karakterini, kimliğini, kişiliğini korumak
gerekiyor. Bu konuda ÇEKÜL ile bir çalışma yaptık. İlk defa Dulkadiroğlu Beylik
başkenti ilk defa Türkiye’de ortay çıksın. Bunun master planı hazırlandı ama
maalesef hayata geçiremedik. Çünkü şehirleri iki şekilde uçurabiliyorsunuz. Bir
merkezi hükümetin çalışmaları bir de yerel yönetimin çalışmaları. İkisi bir
arada olduğu zaman şehir kanatlanıyor. Yeni sadece merkezi yönetim destek olur
ama yerel yönetim kanat çırpmazsa kuş havalanmıyor. İnşallah önümüzdeki süreçte
bu sorunu da Elbistan’ımız çözecek.
KÜLFETSİZ NİMET OLMAZ
Yeni
sorunlarımız var. Özellikle su ile ilgili olanından bahsettim. Şimdi
doğalgazımız geliyor. Şehrin bir kısmı Kasım ayı itibari ile şehrin bir kısmı
doğalgazı kullanmaya başlayacak şehrin tamamının doğalgaz kullanımı belli bir
zaman alacak. Nimetle beraber külfette oluyor. Külfetsiz nimet olmuyor.
Doğalgaz ile ilgili sıkıntıları yaşayacağız. Hatta şu anda mahallelerin
birçoğunda doğalgaz kazılarından dolayı sıkıntı var. Onların birçoğunda
yamalar, yeni asfaltlama çalışmaları yapıldı. Bu sorumluluklar sizce sadece
seçilmişlerin sorunu mudur? Yani bir şehirle ilgili şehirde yaşayan her bir
vatandaş sorumluluk almadığı zaman o da olmuyor.
“DAHA FAZLA SORUMLULUK ALMAMIZ GEREKİYOR”
Önümüzdeki
süreçte bizim biraz daha fazla sorumluluk almamız gerekiyor. Yerel yönetimlerle
ilgili biraz daha fazla sorumluluk almamız gerekiyor. Ortak akılla, istişare
ederek, herkesin üzerinde mutabakat sağladığı bir yönetim anlamında sorumluluk
almamız gerekiyor. Elbistan’ımız sivil toplum kuruluşları bakımında zengin bir
şehir. STK’larla önümüzdeki süreçte şehrin gelişimi açısından bir toplantı
gerçekleştireceğiz.
“HER BİRİMİZİN ÜZERİNE SORUMLULUK DÜŞÜYOR”
Bir
şehir, kültürüyle sanatıyla sanayisiyle bütün alanlardaki gelişimini
tamamladığında bu bir ihtiyaç haline geldiğinde bu olur. O yüzden her birimizin
üzerine sorumluluk düşüyor. Bir yerde sorun varsa o soruna sahip çıkacağız. O
sorunu çözmek için neye ihtiyacımız varsa onu belirleyeceğiz. Sonra gidip
milletvekilinin, ilçe başkanının, il başkanının yakasına yapışacağız. İnşallah
önümüzdeki süreçte, 2023’e kadar Elbistan’ımızın her alanda hiçbir sorunu
kalmayacak. Kalan sorunlarda rutin yönetim tarafında günlük, haftalık, aylık
çözülen sorunlar haline gelecek.
2023’TE ELBİSTAN BEYLİK BAŞKENTİ OLACAK”
2023’e
geldiğimizde Elbistan’ı bir beylik başkenti olarak ortaya çıkaracağız. Tarihi
dokusunu tamamen ortaya çıkarıldığı ve insanların bu şehri gezmek ve görmek
için gelecekleri bir şehir olmasını sağlamak. Bu yeterli değil. Elbistan’ın
aynı zamanda bir iyilik şehri olması gerekir. Bir merhamet şehri olması gerekir. Beylik başkenti dediğimiz hayalimiz
ortay çıktığında beylik başkentine yakışır bir halimiz olması gerekir. Hem
şehrin dokusunu, tarihini, mimarisini geliştireceğiz hem de şehrin insanını
değerlerini, sanatını, şehrin karakterini geleceğe taşıyacak çaba içerisinde
olacağız. Bunları hayal ediyorsak, bunlar gerçekleşecek demektir.”