Türk Tıp Öğrencileri Birliği (TURKMSIC) Tıp Eğitimi Çalışma (TEÇ)
Kolu, sanko tıp Öğrencileri birliği ve SANKO Üniversitesi’nin katkılarıyla
düzenlenen çalıştay, “Yaşam Boyu Öğrenme” temasıyla ülkenin dört bir tarafından
gelen tıp öğrencilerinin katılımıyla, SANKO Üniversitesi Sani Konukoğlu
Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde gerçekleştirildi.
SANKO Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Güner Dağlı, “Sevgili
meslektaşlarım” diye seslendiği konuklarını SANKO Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen
organizasyonda ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Bilimsel çalışmaların geçirdiği evrelere ve bilimsel
çalışmaların önemine değinen Prof. Dr. Dağlı, “Bilgi çok hızlı büyüyen ve
gelişen bir olgu. Ama şanslısınız, günümüzde bilgiye ulaşmak çok kolay. Artık
dijital ortamda her şey elimizin altında ve çok daha kolay ulaşılır bir halde”dedi.
Türk Tıp Öğrencileri Birliği İç İşlerden Sorumlu Başkan
Yardımcısı Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi 2. sınıf öğrencisi
Cem Yıldız da konuşmasında gönüllüler ve öğretim üyeleri ile birlikte düzenledikleri
organizasyona emeği geçenlere teşekkür etti.
Tıp Öğrencileri Birliği olarak, her yıl farklı bir temada tıp
öğrencilerinin sorunlarına çözüm arayışlarına girdiklerini belirten Yıldız, organizasyonun
bu yıl “yaşam boyu öğrenme” temasıyla toplandığını söyledi.
Ulusal Tıp Eğitimi Direktörü Biruni Üniversitesi Tıp
Fakültesi 4. sınıf öğrencisi Gülsüm Kırhan ise “TEÇ bizim değerli bir etkinlik.
Çünkü tıp öğrenci eğitiminde önemli adımlar atıyoruz. En önemli adımlarımızı
savunuculuk yolunda atıyoruz” ifadelerine yer verdi.
Öğrenci bakış açısıyla görüşleri yansıtmaya çalıştıkları organizasyonun,
katılımcılar için önemli olduğunu kaydeden Kırhan, “Sizden aldığımız geri
bildirimlerle bir bildiri yani öğrencilerin görüşünü yansıtacak rapor yazmayı
düşünüyoruz. Paydaşlarımızla iletişime geçmeyi planlıyoruz. Yaşam boyu öğrenme
çok önemli. Çünkü hekimlikte belki de en çok geçen kavram” diye konuştu.
Ulusal Tıp Eğitimi Çalıştayı Koordinatörü Ufuk Üniversitesi
Tıp Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Sıla Alemdaroğlu, “Aylardır hayalini
kurduğumuz bu organizasyonun gerçekleştiğini görmek çok heyecan verici”ifadelerini kullandı.
Alemdaroğlu, yaşam boyu öğrenmenin iki temel hedefini, “Kişinin
doğduğu andan itibaren olan bilgileriyle temel oluşturmak ve hayatı boyunca var
olan bilgilerine yenilerini katmak” olarak açıkladı.
SANKO Tıp Öğrencileri Birliği Başkanı SANKO Üniversitesi Tıp
Fakültesi 3. Sınıf öğrencisi İbrahim Harun Haksal da çalıştaya ev sahipliği
yaparak, tıp öğrencilerini konuk etmekten gurur ve mutluluk duyduklarına vurgu
yaptı.
“Amacımız, güzel ülkemizin dört bir yanındaki tıp fakültelerinde
öğrenim gören arkadaşlarımızın katılımıyla her bölgenin ve her üniversitenin
tıp eğitimi anlamında temsil edildiği bir platform oluşturmaktır” diyen
Haksal, ürettikleri çözüm önerisini eğitim camiası ile paylaştıklarına dikkat
çekti.
PROF. DR. İRFAN SERDAR ARDA
Yüksek İhtisas Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim
Dalı’ndan Prof. Dr. İrfan Serdar Arda, Yaşam Boyu Öğrenmeyi, “Okulda
öğretilenlerin dışında, süregiden yaşamdan kaynaklanan, ilgi alanlarına göre
değişen, birbiriyle ilişkili, neredeyse sonsuz alternatifli, genel /kişiye
özel, zaman içinde kısıtlı olmayan kısacası beşikten mezara kadar öğrenme” diye
tanımladı.
Öğrenmenin temelinde merak bulunduğunu vurgulayan Prof. Dr.
Arda, öğrenmenin yollarını “öğrenilerek gelenler, formal eğitim öncesi
öğrenilenler, formal eğitimde öğrenilenler, meslekte öğrenilenler, yaşamın
öğrettikleri” olarak sıraladı.
Yaşam boyu öğrenme yöntemlerini; eğitim sonrası eğitim,
eğitim sırasında, kişisel eğitim, sosyal eğitim olarak sıralayan Prof. Dr. Arda,
bilgiye ulaşmanın yolunu bulmanın çok önemli olduğunu belirterek, kendi öğrenme
süreçlerini paylaştı.
Üniversite döneminde, Türk Tıp Öğrencileri Birliği’ndeki
çalışmaları hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Arda, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Öğrenme yaşam boyu devam eden bir süreçtir. Bence 40 yaşına
kadar eğitiliyorsunuz, 40 yaşından sonra öğreniyorsunuz. Tıp mesleğinde daima
öğrencisiniz. Hangi branşı seçerseniz seçin, mutlaka kendinizi geliştirin. Bir
hekim olarak konuşurken olmayana ergi yöntemini değil, kanıta dayalı bilgiyi
kullanın. Fikir sahibi değil, bilgi sahibi olun. Bilgi sahibi olmak için
öğrenmek, öğrenmek için de okumak lazım. Hekimlikte zamanı kullanma becerisi
çok önemlidir. Mutlaka kendinize ayıracak zaman oluşturun ve zamanı kaçırmayın.”
PROF. DR. I. İREM BUDAKOĞLU
Gazi Üniversitesi Tıp Eğitimi Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. I.
İrem Budakoğlu, “Yaşam Boyu Öğrenmede Bireysel Özellikler” konusuna değindi.
Öğrenmenin fizyolojisi konusunda paylaşımlarda bulunan Prof.
Dr. Budakoğlu, “Ne kadar çok tekrar edersek, o kadar iyi öğreniyoruz. Çok
tekrar ve okumak çok önemli” uyarısında bulundu.
Yaşam boyu öğrenmenin okul öncesi dönemde başlaması
gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Budakoğlu, hayata bakış açısı ve öğrenme
sürecinde ailenin ve ilkokul öğretmenin büyük rolü olduğunu söyledi.
Tıp eğitiminde; mezuniyet öncesi, mezuniyet sonrası ve
sürekli tıp eğitimi aşamaları bulunduğunu anımsatan Prof. Dr. Budakoğlu, “Doktorlar,
toplum lideridir, toplumun rol modelleridir. Kendi mesleki uygulamalarının
dışında bir de topluma yaşam boyu öğrenme konusunda rol model olmalıdır” diye
konuştu.
Yaşam boyu öğrenme becerilerinin; temel beceriler, düşünme
becerileri, kişisel özellikler ve becerilerden oluştuğunu anlatan Prof. Dr.
Budakoğlu, Avrupa Yaşam Boyu Öğrenme Yeterlilikler Çerçevesinde tıp eğitiminin
yeri konusuna değindi.
Yaşam boyu öğrenmenin öğelerinin süreklilik, yaratıcılık ve
en önemlisinin kendi kendine öğrenme olduğunu belirten Prof. Dr. Budakoğlu,
sözlerini şöyle tamamladı:
“Bilginin yoğunluğu, bilginin yarı ömrü, uluslararası
dolaşım, olgular, vb. nedenler bilgiyi önemli kılar. Yaşam boyu öğrenmede
kişisel özellikleri ‘öz yönlendirme, metabiliş (bireyin
kendi biliş yapısı ve öğrenme özelliklerinin farkında olması), farkındalık,
otonomi, sorumluluk, niyet ve yönelme, iç motivasyon, kültürel normlarla
sosyalleşme, öğrenenler arası iş birliği, refleksiyon (anlamayı geliştirme
ve mantık yürütme)’ olarak sıralayabiliriz. Öğrenmeye
başladıktan sonra, bilgiye ulaşmak için kaynakları kullanmak çok önemli. Yaşam
boyu öğrenmede doğru bilgiye ulaşmak ve bilgiyi öğrenmek çok büyük bir öneme
sahip.”
DOÇ. DR. MELİKE ŞAHİNER
“Küreselleşme ve Tıp Eğitimi” konulu sunum yapan Acıbadem
Üniversitesi Tıp Eğitimi Anabilim Dalı’ndan Doç. Dr. Melike Şahiner, günümüzde
hastanın, toplumun ve doktorun beklentilerinin değiştiğinin altını çizdi. Hepsinin
altında yatanın, tüm dünyadaki hızlı değişim olduğunu belirten Doç. Dr.
Şahiner, özetle şöyle konuştu:
“Teknolojinin gelişmesiyle birlikte, paylaşılan bilgi,
toplumun ve özelinde hastaların beklentileri de değişiyor. Tıp öğrencilerinin
beklentileri de değişti. Bu hızlı değişime uyum sağlaması ve kendini
geliştirmesi için dünyaya entegrasyon sağlamak gerekir. Bilgiyi daha rahat ve
daha çok üretebilmek için dünyadan haberdar olmak ve paylaşması gerekir. Örneğin
Erasmus Programı’nın ana amacı öğrencilerin ve akademisyenlerin karşılıklı
fikir ve bilgi alışveriş yaparak, ilerlemeler konusunda paylaşımlarda bulunmak.
Kendi küçük dünyanda kapalı kalmadan küreselleşmek de bunu gerektirir.”
Türkiye’de tıp eğitiminin bir standardı bulunduğunu ve Ulusal
Tıp Eğitimi Akreditasyon Kurulu’nun (UTEAK) bu standardı sağlamak için
çalışmalar yaptığını vurgulayan Doç. Dr. Şahiner, sözlerini şöyle tamamladı:
“Dünyada tıp eğitiminin bir standardı var ve ülkemizdeki tıp
eğitimi veren üniversitelerimiz de bu standartlara uygun olarak
belgelendiriliyor. Yani ülkemizdeki hekimler, dünyadaki standartlara göre
yetişiyorlar. WFME Dünya Tıp Eğitimi Federasyonu’nun ikinci sırada akreditasyon
verdiği kurul UTEAK’tır. Bu ülkemizdeki tıp eğitiminin akreditasyonu adına
sevindirici bir gelişmedir. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre 2020 yılında tıp
eğitimi veren bütün kuruluşlar akreditasyon almak zorunda. 2000 yılından önce
bizlere iyi hekim olun, hastaya iyi bakın, doğru yaklaşın ve iyileştirin
denirdi. Şimdi ise hekimden tıp alanındaki uzman adam olarak lider, iletişimci,
profesyonel olmak, vb. beklentiler var. Kanıta dayalı tıp, yaşam boyu öğrenme
süreçlerine öğrencilerin önem vermesi, kendilerini bu yönde geliştirmesi çok
önemlidir.”
Konuşmaların ardından, iki gün sürecek çalıştayın atölye
çalışmalarına geçildi.