Çocuklarda en sık yaşanan şikayetlerin başında karın ağrısı geliyor.
Çocuklar bunu bazen ilgi çekmek bazen de sorumluluklarından kaçmak için
kullanabiliyor. Ancak çocuklarda karın ağrısı bazen apandisit gibi tedavi edilmezse çok daha kötü tablolara neden olabilecek hastalıkların habercisi
olabiliyor. Memorial Ataşehir Hastanesi Çocuk Cerrahisi Bölümü’nden Prof. Dr.
Feryal Gün Soysal, çocuklarda apandisit ve tedavisi hakkında bilgi verdi.
"Çocuktur karnı ağrır, geçer"
demeyin
Çocuklarda en sık yaşanan şikayetlerin başında karın ağrısı gelmektedir.
Çocuklarda karın ağrısı; kabızlık, ishal, boğaz veya idrar yolu
enfeksiyonlarında yaşanabildiği gibi apandisit gibi hayati tehlikeye neden
olabilecek hastalıkların da ilk belirtisi olabilmektedir. Acil karın ağrısı
şikayetiyle hastaneye gelen çocuklarda ameliyat gerektiren hastalıkların
başında apandisit bulunmaktadır. Bu yüzden karın ağrısı şikayeti olan
çocukların muayene ve tetkiklerinin eksizsiz yapılıp rahatsızlığın nedeninin
ortaya konulması önemlidir.
Viral enfeksiyonlar apandisite yol
açabilir
Çocuklarda yaşanan apandisitin nedeni yetişkinlere göre farklılık
göstermektedir. Yaşanan viral enfeksiyonlar çocuklarda apandisit gelişmesini
tetikleyebilmektedir. Apandisitin lümen denilen iç kısmı çocuklarda daha dar
olduğu için içeri giren dışkı parçasının dışarı çıkamaması da apandisit
enfeksiyonuna yol açabilmektedir. Erken teşhis için ailelerin çocuktaki
değişimleri iyi gözlemlemesi gerekmektedir.
- 1-2 gün öncesinden başlayan iştahsızlık
- Erkenden yatıp uyuma ve çocuğun kendini halsiz hissetmesi
- Özellikle göbek çevresinde başlayıp daha sonra karnın sağ alt bölümüne yerleşen ağrı
- Ateş apandisitin en sık görülen belirtileridir.
Belirtiler farklı hastalıklarla
karışabilir
Apandisit, çocuklarda okul dönemi denilen 6-12 yaş arasında daha fazla
görülmektedir. Erkek çocuklarda daha fazla yaşanan apandisitin teşhisinde
doktor muayenesinin yanında, radyolojik tetkikler ve kan tahlillerinin de
yapılması gerekmektedir. Apandisit belirtileri viral enfeksiyonlar gibi
hastalıklarla karıştırılabilmekte ve bu durumlarda gereksiz ilaç
kullanılabilmektedir. Karın ağrısı ve ateşin olduğu dönemde kullanılan
antibiyotikler kan tahlili sonuçlarının farklı çıkmasına neden olarak teşhisi
daha da zorlaştırabilmektedir. Okul öncesi yaş grubundaki çocuklar sorunlarını
net olarak anlatamadığı için bu yaş grubundaki çocuklarda teşhis daha da
zordur. Apandisitin kesin teşhisini gösteren tahlil veya radyolojik yol
olmadığı için doktor muayenesi hayati önem taşıyabilmektedir.
Ameliyatı geciktirmeyin
Apandisit hastalığının tedavisinde cerrahi yöntemler ön plana çıkmaktadır.
Apandisitin patlaması ve iltihabın karın bölgesine yayılması çocukta septik şok
adı verilen tabloya neden olup hayati tehlikeye yol açabilmektedir. Bu nedenle
apandisit teşhisi konulan vakalarda gecikilmemesi önemlidir. Apandisit
ameliyatlarında artık kapalı yöntem denilen laparoskopik cerrahi kullanılmaktadır.
Genel anestezi altında gerçekleştirilen apandisit ameliyatı göbek deliği ve
kasık bölgesinden açılan 3 mm’lik bir delikten yapılmaktadır. Apandisit
patlamadan ameliyat gerçekleştirilmişse çocuk 1 gün hastanede kaldıktan sonra
evine dönebilmektedir. Ancak apandisitin patladığı durumlarda antibiyotik
tedavisi için çocuğun 3-4 gün hastanede yatması gerekebilmektedir. Laparoskopik
apandisit ameliyatı, neredeyse izsiz bir cerrahi fırsatı sunmasının yanında
enfeksiyon riskini azalmakta ve sosyal yaşama dönüş çok daha hızlı olmaktadır.