Çalışanların
%90’ı her gün pek çok kez internete giriyor. Bu da onların iş günlerinde (ve
ötesinde) özel ve çalışma yaşamlarını ayrı tutmasını zorlaştırıyor. Kasperksy
Lab tarafından hazırlanan Global Gizlilik Raporu’na göre, Türkiye’de tüketicilerin yaklaşık üçte
biri (%35) sosyal medyadaki paylaşımlarını patronlarından gizlemeyi tercih
ediyor. İş yerindeki bu gizlilik iş arkadaşlarına da uzanıyor. Türkiye’de
kullanıcıların %60’ı paylaşımlarını birlikte çalıştıkları kişilerin de
görmesini istemiyor.
Bir çalışan, hayatının ortalama 13 yıl 2 aylık bir bölümünü iş yerinde
geçiriyor. İlginç bir şekilde, bu sürenin tamamı işle ilgilenmek veya terfi
almakla geçmiyor. Tüketicilerin yaklaşık üçte ikisi (64%) her gün iş yerinden işle
ilgili olmayan web sitelerine girdiğini belirtiyor.
Türkiye’de çalışanların yaklaşık beşte biri (%19) hangi sitelere
girdiklerini işverenlerin bilmesine karşı. Daha da ilginci, %60 oranında bir
kesim ise internette ne yaptıklarını iş arkadaşlarının bile bilmesini
istemiyor. Bu da insanların, iş arkadaşlarını ofiste tembellik yapma
olanaklarına bir tehdit olarak gördüğü veya işteki kişilerle daha resmi ve
değerli bir ilişkileri olduğu anlamına geliyor.
Öte yandan, sosyal medyadaki faaliyetlerin çoğu kişi için çok daha açık ve
patronla değil de iş arkadaşlarıyla paylaşıma daha uygun olduğu
görülüyor.Çalışanlar şirketin imajına zarar vermekten veya azalan verim
nedeniyle şirketin çalışanlara ait sosyal medya hesaplarını takip etmeye
başlayıp kariyer kararlarını buna göre verebilecek olmasından korkuyor.
Şirketlerin bu tür politikaları nedeniyle, Türkiye’de kullanıcıların %35’i,
sosyal medya paylaşımlarını patronlarına göstermiyor ve %43’ü ise bu bilgileri
iş arkadaşlarına bile vermiyor.
%25 oranında bir kesim mesaj ve e-postalarının içeriğini işverenlerine
göstermeye karşı. Buna ek olarak, araştırmaya Türkiye’den katılanların %5’i
kişisel bilgilerinin sızması nedeniyle kariyerlerinin büyük zarar gördüğünü
söylüyor. Bu nedenle insanlar şirket içinde itibar kazanmaya ve iş yerindeki
ilişkilerini zedelememeye çalışıyor.
Kaspersky Lab Tüketici Ürünleri Pazarlama Lideri Marina Titova, “İnternet
günümüzde hayatımızın bir parçası haline geldi. İşteki ve evdeki dijital
yaşantılarımız arasındaki sınır kayboluyor. Bu hem iyi hem de kötü. Dijital
çağda yaşamanın yolu bu. Bir çalışan olarak, sosyal medya paylaşımlarınıza veya
iş yerinde girdiğiniz web sitelerine çok dikkat etmelisiniz. İnternette yapılan
yanlış anlaşılabilecek tek bir hareket, en hırslı çalışanların bile kariyerine
geri dönüşü olmayan uzun vadeli etki edebilir.” dedi.
Dijital çağda internet tehditlerinin tuzağına düşmemek için çalışanların şu
temel adımlar izlenmesi gerekli:
- Karalayıcı, müstehcen, başkasına özel veya hakaret içerikli olabilecek paylaşımlar yapmayın. Şüpheye düştüyseniz paylaşmayın.
- Sosyal medya ve başka kişisel hesaplarınıza ofiste başkalarının izinsiz erişme riskini ortadan kaldırmak için Kaspersky Password Manager çözümünü kullanmaya başlayın. Kaspersky Security Cloud gibi güvenilir bir güvenlik çözümü kurarak kişisel cihazlarınızı koruma altına alın.
Teorik olarak, sistem yöneticilerinin internette dolaştığınız yerler
hakkında bilgi sahibi olabileceğini aklınızdan çıkarmayın.
Sosyal medyada, mesajlarda, e-postalarda veya başka herhangi bir yerde
hiçbir iş arkadaşınızı, ortağı, rakibi ya da müşteriyi küçük düşürmeyin, taciz
veya tehdit etmeyin ve ayrımcılık yapmayın.
Diğer çalışanların, müşterilerin, satıcıların, tedarikçilerin veya şirket
ürünlerinin fotoğraflarını yazılı izin almadan paylaşmayın.