Yolda yürürken bacağınızda aniden oluşan ağrı nedeniyle yürüyemez hale
gelip dinlenme ihtiyacı hissediyor musunuz? Veya egzersiz yaparken
ayaklarınızda, baldırlarınızda ya da kalçalarınızda ağrı gelişiyor mu?
Dinlendikten 3-5 dakika sonra bacaklarınızdaki ağrı geçiyor, ancak tam da
yürümeye başladıktan sonra yeniden başlıyor mu? Yürüyüş artık sizin için zorlu
bir mücadeleye mi dönüştü? Yanıtınız ‘evet’ ise dikkat, yaşadığınız bu sorunun
nedeni, yaşam kalitesini düşürmesinin yanı sıra ciddi komplikasyonlara neden
olabilen ‘periferik arter’ hastalığı olabilir! Acıbadem Bakırköy Hastanesi Kalp ve Damar
Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Arnaz bu nedenle egzersiz yaparken veya
yürürken bacaklarınızda ağrı geliştiğinde mutlaka bir kalp ve damar cerrahisi
uzmanına başvurmanız gerektiği uyarısında bulunarak, “Tedavi edilmediğinde
hayatı tehdit edecek kadar ciddi sorunlar oluşturabilen bu hastalık aslında
günümüzde ameliyata bile gerek kalmadan tedavi edilebiliyor. Hastalar ağrısız,
aktif bir yaşam sürebiliyorlar. Yeter ki zamanında hekime başvurulsun” diyor.
Vitrin hastalığı yürütmüyor, baktırıyor
Kladikasyo intermittant genellikle egzersiz sırasında bacak atar
damarlarına çok az kan akışının neden olduğu bir belirti. Hastalar bacak atar
damarlarındaki darlıktan dolayı yürüme esnasında oluşan ağrı nedeniyle durup,
dinlenme ihtiyacı hissediyor. Bu esnada mağaza vitrinlerine baktıkları için de
tıbbi ismi "kladikasyo intermittant" olan bu bulguya "vitrin
hastalığı" da deniyor. “Kladikasyo intermitant” teknik olarak “periferik
arter” hastalığının bir belirtisi. Potansiyel olarak ciddi, ancak tedavi
edilebilir bir dolaşım problemi olan periferik arter hastalığı bacaklara kan
akışını sağlayan damarların daralması nedeniyle gelişiyor. Uzuvlara kan
sağlayan damarlar, genellikle ateroskleroz, bir başka deyişle damar
sertleşmesinin sonucu olarak zarar görüyor. Ateroskleroz, atardamarların
herhangi birinde, özellikle kalpte gelişiyor. Bacakları etkilerse bu tabloya
“periferik arter hastalığı” deniyor. Bacak kasları yeterince oksijenli kan
alamayınca ağrı gelişmeye başlıyor.
İstirahat halinde bile ağrı oluşabiliyor
Bu tabloda damar daralması veya hasarının olduğu bölgelere bağlı olarak
ayaklarda, baldırlarda veya kalçalarda ağrı ya da rahatsızlık hissi gelişiyor.
Bu ağrı istirahat halinde geçebiliyor, ancak darlık ilerledikçe otururken veya
uzanırken bile bacaklarda ağrı oluşabiliyor. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı
Doç. Dr. Ahmet Arnaz ciltte solukluk veya ülserasyonların da periferik arter
hastalığının diğer önemli belirtilerini oluşturduklarını
belirterek, “Kan akışı ciddi şekilde azalırsa istirahat halinde bile hissedilen
ağrının yanı sıra parmaklarda morarma ve ayaklarda soğukluk gelişebiliyor.
Ayrıca alt bacaklarda, ayaklarda, ayak parmaklarında yaralar çıkabiliyor.
Şiddetli periferik arter hastalığı cilt yaralanmaları ile ülserlerin zor ve geç
iyileşmesine neden olabiliyor. Bu yaralar ve ülserler kangren geliştirebiliyor
ve uzvun kesilmesine yol açabiliyor” diyor.
Hatalı alışkanlıkları değiştirmek şart!
Tedavide hedef; hastalığın kötüye gitmesini önlemek ve yakınmaları
azaltmak. “Damarlara zarar veren plaklar genellikle sağlıksız yaşam tarzının
bir sonucudur” diyen Doç. Dr. Ahmet Arnaz “Dolayısıyla sağlıksız
alışkanlıkları durdurmak ve sağlıklı olanları benimsemek tedavinin ilk
adımlarını oluşturuyor. Sigarayı bırakmak, düzenli egzersiz yapmak ve ideal
kiloda kalmak çok önemli. Özellikle de diyabet bu hastalık için büyük bir risk
oluşturuyor. Bu nedenle başta kan şekeri olmak üzere, kolesterol ve kan basıncı
değerlerinin de kontrol altında olmaları büyük önem taşıyor. Bunlara ek olarak
kan sulandırıcı ilaçlar da düzenlenebiliyor” diyor.
Ameliyatsız tedavi edilebiliyor
Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Arnaz tanı konulduktan sonra anjiyoplasti yöntemine ihtiyaç duyulabileceğini
belirterek “Bu yöntemde; kan damarlarından geçen ve ucunda dolaşımı
iyileştirmeye yardımcı olabilecek şişirilebilir bir balonu olan dar bir tüple,
hasarlı damarlar genişletiliyor. Damarı açık tutmak için arterin içine stent
yerleştirebiliyor. Tedavide ilaçlar ve anjiyoplasti yöntemi kombine de
edilebiliyor. Son dönemdeki gelişmeler sayesinde anjiyoplasti gibi katater
yöntemiyle her türlü damar hastalığı ameliyatsız tedavi edilebiliyor” diyor.
Bazı durumlarda ise hem anjioplasti hem açık ameliyat tercih ediliyor.
Ameliyatta; kladikasyo intermitanta neden olan damarı değiştirmek için vücudun
başka bölgesinden sağlıklı bir kan damarı alınıyor ve sorunlu bölgeye
aktarılıyor. Bu ameliyat kanın tıkalı veya daralmış arter çevresinde akmasına
olanak sağlıyor.
- Sigara tüketimi
- Yüksek kolestorol
- Yüksek tansiyon
- Obezite (30 üzerinden vücut kitle indeksi)
- Diyabet
- 70 yaşından büyük olmak. Ancak sigara içiyorsanız veya diyabet hastasıysanız risk 50 yaşından sonra başlıyor.
- Aile öyküsünde ateroskleroz, periferik arter hastalığı veya kladikasyo intermitant olması.