Çocuğun psikolojik gelişimi için“baba” figürünün çok önemli olduğunu belirten uzmanlar, babanın işlevinin tıpkı
anne gibi “ayrı ve eşsiz” olduğunu vurguluyor. baba ile çocuk arasındaki
ilişkinin doyurucu ve samimi olmasını, çocuğun babasının varlığını her zaman
yanında hissetmesi gerektiğini belirten uzmanlara göre, “sert ve mesafeli” ya
da tam tersi “fazla sıcak ve yakın” ilişki modelleri sorunlara yol açabiliyor.
Uzmanlar, “babaların çocuklarıyla saygın ama denetimli, sıcak ama bilinçli bir ilişki modeli geliştirmesini” öneriyor.
Her yıl tüm dünyada Haziran
ayının üçüncü Pazar günü Babalar Günü olarak kutlanıyor.
Üsküdar Üniversitesi
NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Alper Evrensel, baba-çocuk
ilişkisinin çocuğun gelişim sürecindeki önemine işaret etti.
Baba,
güçtür ve güvendir
Babanın, bir çocuğun
psikolojik gelişimi için çok önemli bir figür olduğunu belirten Dr. Alper
Evrensel, şunları söyledi:
“Bebeğe birincil bakım
veren her ne kadar anne olsa da babanın varlığı ve işlevi kendine has
özellikleri açısından ikinci plana atılamaz. Yani annenin işlevi ayrı ve
eşsizdir, babanın işlevi de ayrı ve eşsizdir. Baba; güçtür, fırtınalı
denizlerde sığınılacak liman, zorluklarda dermansız düşmüş bedenin sırtını
dayayacağı dağdır. Baba; güvendir, ailenin savunma sistemidir. Aileyi tehdit eden
her türlü saldırıya karşı ailenin bekasını koruyup himaye edecek bir kalkandır.
Böyle bir baba figürünün varlığı altında çocuk, kendini güvende hisseder ve
depresyon-kaygı bozuklukları gibi hastalıkların temelinin atılması engellenir.
Eğer işlevsel bir babanın varlığında çocuğun herhangi bir türden travma
yaşaması da önlenebilmiş olur ise yetişkinlikte ortaya çıkan travmalarla
ilişkili hastalıklar da engellenmiş olur.”
Erkek
çocuk babasını örnek alıyor
Baba-kız ve baba-oğul
arasındaki ilişki ve bu ilişkinin işlevinin farklı olduğunu belirten Dr. Alper
Evrensel, “Babanın kızı ve oğlu nazarındaki görüntüsü ve işlevi doğal olarak
farklıdır. Rol-model dediğimiz kavram penceresinden bakacak olursak babanın
oğlu için kendisinin gelecekte göreceği babalık ve kocalık işlevleri için bir
prototip olduğunu kolaylıkla söyleyebiliriz. Bu prototipin nasıl bir işlevi
olduğuna ilişkin ise evde uygulamalı pratik dersler veren bir hoca gibidir
baba.
Baba,
kız çocuğunun eşine model teşkil ediyor!
Babanın kızı için sergilediği
tutum ise ilerideki evleneceği eşine yönelik bir model teşkil eder. Kız çocuğu
babasında gördüğü olumlu özelikleri kocasında arar, babasındaki sorunlu
yönlerin ise kocasında olmasını istemez. Babasız büyümüş kızlar ise baba yerine
koyduğu sembolik bir koca ile evlenir ne yazık ki” dedi.
Baba-çocuk
ilişkisi doyurucu ve samimi olmalıdır
Baba-çocuk ilişkisi içinde
bir ideal tanımı yapmanın çok zor olduğunu belirten Dr. Alper Evrensel, “Zira
babanın ve çocuğun mizaci ve karakteristik özellikleri, farklı farklı
olacağından ikisi arasında kurulan ilişki de biricik olacaktır. Bu biricik ilişki,
başka bir baba-çocuk ilişkisinden elbette farklı görünümler sergileyecektir.
Ancak önemli olan ilişkinin doyurucu ve samimi olmasıdır. Çocuk babasının
varlığını her zaman yanında hissetmelidir. Hatta baba, vefat ettikten sonra
bile manevi açıdan çocuğun hayatı üzerinde etkilidir. Örneğin meşhur Disney
animasyonu “Aslan Kral” filminde yavru aslan Simba’ya krallık görevini babası
Mufasa’nın ruhu hatırlatmıştır” diye konuştu.
Bu
formüle dikkat!
Baba-çocuk ilişkisinin
sağlıklı gelişimi için babalara tavsiyelerde de bulunan Dr. Alper Evrensel,
şunları söyledi:
“Toplumumuzda iki kuşağın
baba-çocuk ilişkisi arasında derin farklar ortaya çıkmıştır. Şimdi yaşlılık ve
dedelik dönemini yaşayan babalarımızın çocukları ile kurduğu ilişki, mesafeli
ve sert bir tarz içerirken onların oğullarının kendi çocukları ile kurduğu
ilişki de daha demokratik, sıcak ve yakın bir model ortaya çıkmıştır. Her iki
tutumun da uç örneklerinden kaynaklanan sorunlar oluşmaktadır. Sert ve mesafeli
bir ilişkide yeterli babalık işlevi sağlanamamaktadır ve sanki çocuk için
babası travmatik bir rol oynayabilir. Fazla sıcak ve yakın bir modelde ise
çocukla babanın arkadaş gibi bir hale geldiğini ve babaya duyulması gereken
saygı ve güvenin sağlanamadığı görülmektedir. Bu nedenle babaların çocuklarıyla
saygın ama denetimli, sıcak ama bilinçli bir ilişki modeli geliştirmeye gayret
göstermesi gerekir.”