Bir ders yılının daha sonuna gelindiği bugünlerde öğrenciler de veliler de
karne heyecanı içerisinde. Acıbadem
Maslak Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. İrem Yaluğ Ulubil,çocukları için gelecek
kaygısı yaşayan ebeveynler üzerinde akademik başarının sakinleştirici bir etki
yarattığının aşikar olduğunu belirterek “Oysa unutulmamalıdır ki karne sadece
çocuğumuzun yeterli olduğu ya da geliştirmesi gereken alanları belirten bir bilgilendirme
mektubudur. Aileler karneyi bir övünç ya da utanç kaynağı olarak
değerlendirmemelidir ve bazı soruların cevaplarıyla yüzleşmekten
kaçınmamalıdır” diyor. Prof. Dr. İrem Yaluğ Ulubil, karnede 5 doğru yaklaşımı
anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Bu soruları kendinize mutlaka sorun!
Başarılar ve başarısızlıklar çocuğun kişiliğinden bağımsız, öğrenme
sürecinin doğal aşamalarını oluşturuyor. Ebeveyn olarak siz de, eğitim
döneminde kendi tutumlarınıza yönelik içsel bir değerlendirme yapın. ‘Eğitim
dönemi boyunca çocuğumun hangi ders veya aktivitelerde zorlandığını fark ettim
mi?’, ‘Bu sıkıntılarını rahat ifade edeceği duygusal olarak samimi ve güvenli
bir ortam sağladım mı?’, ‘Çocuğuma sıkıntıları için doğru zamanda, yeterli
çözüm önerileri getirdim mi?’ ve ‘Çocuğumla bir takım çalışması yürüttüm mü?’
gibi soruları mutlaka kendinize sorun.
Çocuktan bağımsız etkenleri gözden
geçirin
Çalışma ortamının uygun olmaması, uyku ve beslenme düzeninin bozuk olması,
okul içinde, arkadaş ve öğretmenlerle yaşanabilecek iletişim problemleri ve
akran zorbalığı başarıyı olumsuz etkileyen faktörler. Yine, başarı beklentinizi
yüksek tutmanız, anne-baba arasındaki tartışmalara çocuğun şahit olması,
yetişkinleri ilgilendiren sorunların çocuk ile paylaşılması, kardeş kıskançlığı
ve duygusal/ fiziksel şiddete maruz kalma da çocuğun ruhsal dengesini
bozabiliyor. Çocuğunuzdan bağımsız etkenleri gözden geçirin ve karnesindeki
zayıfta sizin de ne kadar payınız olduğunu göz özünde bulundurun.
Kişiliğini eleştirmekten kaçının
Karnesindeki zayıf notları nedeniyle zaten endişeli ve üzgün olan çocuk,
bir de anne babasından cezalandırıcı bir tutum görürse baş etmede zorlanacağı
yetersizlik duyguları yaşayabilir, davranım sorunları geliştirebilir. Kötü
karne notlarıyla hayal kırıklığı yaşasanız da, bunu tamamen çocuğun
başarısızlığı olarak değerlendirip çocuğun kişiliğine yönelik suçlama ve
eleştirilerde bulunmaktan kaçının. Çocuğunuzu dinleyerek anlamaya çalışın,
yetersiz olduğu alanlarda destekleyin.
Cezalandırıcı davranmayın
Çocuğunuzu başka çocuklarla kıyaslama yanlışına düşmeyin. Yine özellikle,
kötü karne nedeniyle tatilden mahrum bırakmak gibi bir cezaya yönelmeyin.
İstediklerini yapabildiği, eğlenebildiği bir tatil süreci; çocuğun enerji
toplaması, yeni ders yılına motive bir şekilde başlaması için gerekli.
Çocuğunuzun yetersiz olduğu alanların telafisine yönelik birlikte
hazırlayacağınız çalışma programında tatil gereksinimi ön planda tutun.
Çocuğunuzla ilişkinize zarar vermeyin!
Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. İrem Yaluğ
Ulubil, “Çocukların kendilerini ifade etmeleri desteklenmeli, söylediklerine değer
verildiği hissettirilmelidir. Öğrenmenin, kendisini geliştirmenin, iyi bir
insan olmanın notlardan daha değerli olduğu vurgulanmalıdır. Ve asla
unutulmaması gereken; çocuklarımız biz anne babaların paha biçilmez
armağanlarıdır. Bizlerin hayatına kattıkları anlam için onlara fazlasıyla
borçluyuz” diyor.